|
| Altı sayısı |
-
Beşten bir fazla.
- Beşten sonraki sayının adı ve bu sayıyı gösteren rakam, 6, VI.
İlgili birleşik kelime ve fiiller
- Altıkardeş: (gökbilim) Kuzey yarıkürede, Büyükayı'nın karşısındaki takımyıldız.
- Altıparmak:
- Sırma işlemeli, ayrı renkte altı yollu, çizgili ya da çiçekli ipek kumaş.
- Bu kumaştan yapılan gelinlik.
- (zooloji) Sivri denilen büyük palamut balığının irisine verilen ad.
- Ellerinde ya da ayaklarında altışar parmağı olan (kimse).
- Altışar: Altı sıfatının paylaştırma biçimi, her birine altı, her sefer altısı bir arada.
 |
| Altıpatlar |
Altıpatlar: Gövdesindeki silindir şeklindeki topu altı mermi alan ve mermilerini topunu döndürerek sırasıyla namludan ateşleyen daha çok eskiden kullanılan bir tabanca türü, toplu tabanca, revolver: Altıpatların toplusunu yana devirip mermileri kontrol ettiğinde, altı adet zıpkın gibi sarı merminin her an patlamaya hazır halde, siperde yattığını gördü. (M. Kızılca)
İlgili deyimler ve anlamları
İçinde "altı" kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:
- Altı aylık seyisliği var, kırk yıllık fışkı karıştırır (eşeler): Henüz yeni ve deneyimsiz olduğu halde, çok şey bilirmiş gibi ortalığı karıştıran, birbirine katanları kınamak için söylenir.
- Altı kapıya almak:
- Tavla oyununda, ilk altı kapıyı kapatarak rakibinin pullarını hapsetmek.
- (argo) Sağlama almak, kımıldayamayacak duruma getirmek.
- Altı karış beberuhi: Kısa boylu olanlar için alay yollu söylenir: Yahu bu, altı karış beberuhi... Elbisesiyle, çizmesinin çamuruyla tartsan, elli kilo ya gelir ya gelmez... Bu ses, bu adamın neresinden ve nasıl çıkar... (İlgili cümle kaynağı: A. Nesin)
- (Birini) Altı okka etmek: Birini, omuzlarından, bacaklarından kaldırarak götürmek.
Soru/Yorum Formu