Gürültü nedir ne demektir? İlgili atasözü deyimler ve anlamları

Güncellenme: Soru/Yorum: 0
Yüksek ses ve gürültüden rahatsız olup kulaklarını kapatmış bir bayan
Gürültü
  1. Aralarında uyum bulunmayan birtakım kaba seslerin tümü, patırtı, şamata eş anlamı: Makine gürültüsü, çocukların gürültüsü vb.
  2. (mecazi) Birçok kişinin karıştığı kavga, dalaş ya da tartışma: Sarhoşlar arasında gürültü çıktı.


İlgili deyimler ve anlamları


İçinde "gürültü" kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:

  • Gürültü çıkarmak: (deyiminin anlamı) Kavgaya yol açabilecek olay yaratmak.
  • Gürültü etmek (yapmak): Rahatsız edici sesler çıkarmak.
  • Gürültüye gelmek: Telaş ve karışıklığa rastladığı ya da başka önemli konularla uğraşıldığı bir zamana denk geldiği için üzerinde gereğince durulmamak: Bu konu gürültüye geldi.
  • Gürültüye getirmek:
    1. Art niyetle, ele alınması gereken bir konuyu görüştürmemek, görüşme dışı bırakmak.
    2. Bir yerdeki karışıklıktan yararlanarak laf kalabalığıyla işini yürütmek.
  • Gürültüye gitmek: Telaş ve karışıklığa kurban olmak, değeri anlaşılamayarak ziyan olmak.
  • Gürültüye pabuç bırakmamak: Sözde korkutmalara aldırış etmeyip kafasına koyduğunu yapmak.
  • (Ortalığı) Gürültüye (patırtıya) vermek: Gürültü içinde bırakmak, herkesi telaşa düşürmek.


İlgili atasözü ve anlamı


İçinde "gürültü" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:

  • Gürültü istemeyen, kazancı (bakırcı) dükkanına girmez (hırkasını başına çeker): (atasözünün anlamı) Gürültüden rahatsız olan ya da sessizlikten hoşlanan kimseler, gürültülü patırtılı işlerle ilgilenmemeli ya da böyle yerlerde görev almamalı.
( 0 soru/yorum )