Vurmak nedir ne demektir? İlgili atasözleri deyimler ve anlamları

Güncellenme: Soru/Yorum: 1
  1. Elini ya da elinde tuttuğu bir şeyi bir yere hızla indirmek: Birinin sırtına vurmak. Örse çekiç vurmak.
  2. Ses çıkarmak için, bir şeyi başka bir şey üzerine hızlıca değdirmek: Kapıya üç kere vurdu. Cama vurdum.
  3. Sapmak: Kadını önüne kattı, tarlaların içine vurdular (O. Kemal). Balık karaya vurdu. Sürü suya vurdu.
  4. Etkisi bir yere kadar uzanmak, üzerinde görünmek: Gün ışığı vurmayan, gölgeli, loş bir boğaza iniyorduk (S. Ali). Dişimin ağrısı kulağıma vurdu. Gölgesi duvara vurdu.
  5. Çarpmak: Arabayı ağaca vurmak. Başını duvara vurmak.
  6. Sürmek: Boya vurmak. Cila vurmak. Sıva vurmak. Yakı vurmak.
  7. Bağlamak, takmak, koymak: Zincire vurmak. Eyer vurmak. Yük vurmak. Kelepçeye vurmak. Yama vurmak. Kapının destek demirini vurmak.
  8. Olduğundan başka bir biçime çevirmek ya da başka bir biçimde göstermek: Şakaya vurmak. Deliliğe vurmak.
  9. Saplamak: İğne vurmak. Bıçak vurmak.
  10. Atmak, çarpmak, çalmak: Kapıyı vurup çıkmak. Bardağı yere vurmak.
  11. Çalmak: Saat (zili) on ikiyi vurdu. Gong vurdu.
  12. Herhangi bir biçimde yolsuzca ele geçirmek, soymak: Tam yüz bin lirasını vurmuşlar. İyi bir parti vurdum.
  13. Hedeflediği şeye taş, mermi vb. rast getirmek: Yirmi adımdan elmayı vurmak. Uçan turnayı gözünden vurmak. On ikiden vurmak.
  14. Silahla yaralamak, öldürmek: Adam vurmak. Dur ihtarına uymayanı vurmak.
  15. Şiddetli etkisiyle hasta etmek: Sıcak vurmak. Onu güneş vurmuş.
  16. (Soğuk, dolu gibi şeyler için) Zarar vermek: Meyveyi dolu vurmak. Sebzeyi soğuk vurmak.
  17. Vurar durumda olmak: Nabzı vurmuyor. Yüreği vurmuyor mu?
  18. İsabet etmek, çıkmak: Piyango vurmak. İkramiye vurmak.
  19. Çıkmak, görünmek: Su dışarı vurdu.
  20. Üzerine koymak: Tencereyi ateşe vurmak.
  21. Tavla oyununda pulu kırmak: İki pulu birden vurmak.
  22. Çarpmak birbirine eklemek: İkiyi dörde vurursak sekiz eder. İkinizi birbirine vursam bir adam etmezsiniz.
  23. Sokmak, değdirmek: Elini sıcak sudan soğuk suya vurmuyor. (B. Yıldız)
  24. (Motorlu araç) Hız yapmak, hız göstergesi belli bir değeri göstermek: Bu araba düz yolda 180'i vurur.
  25. Uygulamak: Damga vurmak. Lapa vurmak.
  26. (argo) İçki içmek.


İlgili deyimler ve anlamları


İçinde "vurmak" kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:

  • Vur abalıya: "Güçsüz, fakir, yumuşak huylu olduğu için sık sık hırpalanan" ve "hakkı yenen kimse" anlamında kullanılır ve sitem bildirir: Kimsesiz olduklarını biliyorlar ya, vur abalıya (Y. Kemal). Parasız mısın, yoksul musun vur abalıya olursun (İ. Yalçın).
  • Vur aşağı tut yukarı: Uzun uzun çekişerek, sıkı pazarlık ederek: Vur aşağı tut yukarı pazarlık sonunda dokuzbin liraya uyuştuk bununla; paranın üstü altıbin lirayı da eline saydık bir güzel. (A. Nesin)
  • Vur dedikse (dedimse) öldür demedik (demedim) ya!: Bir dileği yerine getirirken aşırılığa düşene karşı söylenir: Yahu bu ne hal? Çocuğun yüzü Çarşamba pazarına dönmüş. Sana vur dedikse öldür demedik ya! (H. F. Gözler)
  • Vur deyince öldürmek: (deyiminin anlamı) Kendinden istenilen işi yaparken aşırılığa kaçmak: Bizimkiler de vur deyince öldürürler. Adamın ağzından laf değil nefes bile çıkacak durumu kalmamıştı. (P. Karayel)
  • Vur-kaç taktiği: (askeri terim) Art arda yapılan ve düşmanı bıktırmak amacını güden saldırı ve çekilmeler.
  • Vur (vurdumduymaz) köy Ayvaz (olmak): Duygusuz, umursamaz, aldırış etmez olmak.
  • Vur patlasın çal oynasın: Aşırı zevk ve eğlenceye düşkünlük tutumu ya da bu tutumdaki insanların bulunduğu ortam için kullanılır: Komşu konaklarda vur patlasın, çal oynasın, saz âlemleri devam ediyor; uzak yakın piyano sesleri işitiliyordu. (Ö. Seyfettin)
  • Vurdukça tozumak: İşlendikçe işi artmak, üzerinde durdukça sorun çıkarmak.
  • Vurduğu yerden ses getirmek: Çok güçlü ve eli ağır olmak: Güçlü kuvvetli bir çocuktu, kazmayı vurduğu yerden ses getiriyor, tozu dumana katıyordu. (İlgili cümle kaynağı: A. Çubukçu)
  • Vurup kafayı yatmak: Kararlı bir şekilde uyuma isteğiyle yatmak.


İlgili atasözleri ve anlamları


İçinde "vurmak" kelimesi geçen atasözleri ve açıklamaları:

  • Vurursan acıt, yedirirsen doyur: Her ne yapıyorsan yap ama hakkıyla yap, eksik yapma, en iyisini yap; yaptığın bir işe yarasın.
  • Vuran vurulur, diyen işitir: Herkes ettiğinin karşını bulur.
( 1 soru/yorum )

Soru ve Yorumlar: 1


Anonim:
kötü
8/12/20 09:53