Kürsü nedir ne demektir? Anlamı

TBMM Meclis Kürsüsü

Konuşmacının, kalabalığa söz söylemek üzere arkasına dikildiği yüksekçe yer.
Sevinç gösterileri ve nümayişler içinde kürsüye çıktı, halkı selamlamaya devam etti. (H. Bayraktar)
Öğretim kurumlarında öğretmenlerin ders vermek için üzerine çıktıkları yüksekçe yer.
Sonra kürsüye yöneldi, ceketinin iç cebinden aldığı yakın gözlüklerini taktı, çantasından o gün vereceği ders notlarını çıkardı... (H. Alptekin)
Üniversitelerde ana bilim dalı.
"Türk Dili Kürsüsü. Yakın Çağ Tarihi Kürsüsü."
Bir fakültede araştırma ve öğretim birimi, bölüm.
Her kürsü, Kürsü profesörünün başkanlığında, o kürsüye bağlı bütün öğretim üyelerinden oluşmuş bilimsel bir kuruldur. (M. T. Hatipoğlu)
Sandalye.
Çift, kameranın karşısındaki kürsüye oturdu. (İ. Saymaz)

Kürsü hocası (şeyhi): Camilerde kürsüden vaaz eden hoca.
Hz. Hasan kürsüye çıktı. Besmele, hamd ve Efendimize (a.s.m.) salâttan sonra çok güzel bir konuşma yaptı... (İlgili cümle kaynağı: H. Ç. Kara)