![]() |
Kestane |
- (botanik) Kayıngillerden, kuzey yarı kürenin ılıman bölgelerinde yetişen, kerestesi doğramacılık da kullanılan orman ağacı ve bu ağacın yeşil ve dikenli bir dış kabuk içinde birkaç tanesi bir arada bulunan ve kavrularak ya da haşlama olarak yenilen ve şekerlemesi yapılan meyvesi.
- (Saç için) Açık kahverengi renk.
Kestane ile ilgili deyimler ve anlamları
İçinde "kestane" kelimesi geçen deyimler, açıklamaları ve örnek cümleler:
- Kestane suyu gibi: Sulu ve lezzetsiz (kahve): Kahve diye lezzetsiz, rayihasız kestane suyu gibi bir meşrubi siyah getiriyorlar. (M. N. Özön)
- Kestaneyi çizdirmek: Kavgada hafif zarar görmek: O zaman kestaneyi çizdirmek yerine, ondan daha kabadayı olmalıydı. (M. İnan)
Kestane ile ilgili atasözleri ve anlamları
İçinde "kestane" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
- Kestane kabuğundan çıkmış da kabuğunu beğenmemiş: Bir kişinin kendisini var eden, yetiştiren çevreyi ve insanları küçümsemesini kınamak için söylenir. İnsan, kökünü inkâr ederse nankörlük etmiş olur.
Kestane ile ilgili birleşik kelimeler
- Kestane dorusu: At donlarından (renklerinden) kestane kabuğu renginde olanı: Celep Osman'ın kestane dorusu atı başını sallayıp duruyordu. (R. Oklan)
- Kestane kebabı: Doğrudan doğruya ateşte pişirilen kestane: Köşebaşında basık taburelere oturmuş kestane kebabı satıcıları... (H. V. Velidedeoğlu)
Soru/Yorum Gönder