Kızdırılmış bir havya Havya, elektronik devre elemanları gibi bazı metalleri birbirine eklemek için yapılan lehimleme işlerinde lehim telini eritmek için elektrikle kızdırarak kullanılan genellikle ucu bakır veya nikel olan ay…
Havuç Havuç (botanik) maydanozgillerden, ana yurdu Orta Avrupa olan, çiğ ve pişmiş olarak yenebilen, A vitaminince zengin, uzunca koni biçiminde ve turuncu renkli etli olan kökü için sebze olarak yetiştirilen bitki. Havuç …
Hazar denizi ve Kırım yarımadası arasında yaşamış eski bir Türk boyu ya da bu boydan olan kimse. Barış. (askeri terim) Bir yerde oturma, sefer ve hareket dışında bulunma durumu, seferber ya da savaş durumunun karşıtı olarak, bar…
Hav tüyü Kuşların gövdesinde büyük tüy ve teleklerin altında bulunan yumuşak, ince tüy. Kuğunun hav tüyleri çok beyaz olduğu için fiyatı çok yüksektir, kadın ve çocuk elbise ve şapkalarında süs olarak kullanılır. Evcil ördeği…
Havşa Bir vida ya da bir cıvata başının zemine tam olarak (çıkıntı yapmadan) oturması için, vida ya da cıvata çapından daha geniş olarak açılan kesik koni biçiminde delik. Kuyumcuların, değerli taşların yerleştirileceği yuva…
(anatomi) Kalça kemikleri arasındaki boşluk, leğen. (mecazi) Zihnin bir şeyi anlama ve kavrama yetisi. Havsalası almamak : (deyim) Akıl kabul edememek. Havsalası dar : Anlayışı kıt olan, hoşgörüsüz. Havsalası geniş : Hoşg…
Askılık şeklinde banyo havluluğu Havlu asmaya yarayan araç, havlu askılığı: Sabunluk, havluluk ve kağıtlık gibi aksesuarlar yerden 50 - 120 cm yüksekliğe monte edilmelidir. Banyolarda havluların konulduğu küçük dolap. Havlu…
Havlu atmak Üzerinde ince, iplikçik halinde tüyleri bulunan, su emici özelliği sayesinde kurulanmaya yarayan havlı dokuma, bez: Gülten biraz koşup zıplasın, teyzem hemen birkaç havluyla geliverir. Sırta havlu, göğse havlu derken kız…
Ormanlık alan içinde güzel bir yüzme havuzu Su biriktirmek, yüzmek ya da çevreyi güzelleştirmek üzere ve altıyla yanları çeşitli yöntem ve maddelerle yalıtılarak içine su doldurulan üstü açık yer. Büyük gemilerin onarılmak ü…
Havlıcan rizomu (kökleri) Havlıcan (botanik) zencefilgillerden, güzel çiçekli, kılıç gibi uzun ve yeşil yapraklı, yaklaşık 3 metre boylanan, çok yıllık, otsu ve ıtırlı bir bitki türü olup aynı adla anılan rizomları (kök saplar…
(halk dilinde) İmdat, "yetişin", feryat, figan anlamında bir ünlem: Yardım almadan eve çıkamayacağını anlayınca da, "Havar havar!" diye bağırarak yardım istiyor (Eşref Ayaz). Nerede bir havar, nerede bir ağıt y…
Hz. İsa ve havarileri Hazreti İsa (a.s.)'ın öğüt ve inançlarını yaymak işiyle görevlendirdiği on iki yardımcısından her biri. Hz. İsa'nın havarilerinin isimleri ise şöyledir: Andreas, Zebedi'nin oğlu (büyük) Yakup…
Nitelikler, özellikler. Eskiden kendilerinin halktan üstün ve ayrıcalıklı olduğunu öne süren tabaka, avam karşıtı. Okumuşlar, bilginler. Eskiden bazı hastalıkları iyileştirmek için okunan dualar. Duyumlar. Havası hümayun : …
Havalı korna Küçük bir elektrikli aracın ürettiği basınçlı havayla ses çıkartan taşıt düdüğü: Halkın korna dediği (düdük) klakson çalınması şehir içinde yasaktı. Yollarda yolcuları veya diğer araçları uyarmak için lastik haval…
Genellikle belediye inşaat ve kömür işçilerinin asfalt beton gibi sert zeminleri kırmak ve kazmak için kullandıkları, bir kompresörün beslediği hava basıncıyla titreşimli darbeler oluşturarak çalışan bir piston ve buna bağlı ola…
Şöyle ya da böyle havası olan: Ağır havalı bir yer. İyi hava alan: En havalı oda ikinci katta. (mecazi) Aklı havada, yaramaz, haylaz. (mecazi) Yerinde duramayan. (mecazi) Göz alıcı, hoşa gidici, çekici, albenisi olan, alımlı…
Havale Bir işi, bir başkasının sorumluluğuna bırakma, devretme, ısmarlama. Banka, postane ve benzerlerinin aracılığıyla gönderilen para. Gebelerde ve küçük çocuklarda kimi vakit baş ağrısı ve bulantıyla başlayan, bayılma ve…
Havalandırma sistemi Havalandırmak işi, kapalı bir yerin havasını değiştirmek için dışarıdan temiz hava verme ya da hava akımı oluşturma işlemi. Dokumacılıkta, boyadan çıkan kumaş ya da ipliği parlatmak için üzerine hava ver…
Yüksek gerilim elektrik taşıyan havai hat şebekesi Genellikle demiryolu boyunca dikilen direklere gerilmiş telgraf ya da telefon telleri. Maden kömürü gibi maddeleri bir yerden bir yere taşımak için kurulan donatı. Elektrik…
Havai fişek roketleri Festival, düğün ve bayramların gece kutlamalarında kullanılan yerden fırlatılarak gökyüzünde belli bir mesafede yüksek sesle patlayarak çeşitli renk ve şekillerde ışıklar saçan küçük roket. Çeşitli amaç…
Hava gazı lambası Yüzde 70 oranındaki taş kömürü gazına yüzde 30 su gazı eklenerek elde edilen ısı ve ışık sağlayıcı karışım. (Resim: Eskiden bu gaz aydınlatma için kullanılır ve bunun için kentlere ve evlere gaz şebekesi döş…
İlgiyle karşılanabilecek haber: Eğer istersen, arkasından da sevineceğin bir havadisim var. (L. Tuğral) Olup biten olaylar, hadiseler: Köylerde yaramaz bir havadis var mı? (S. Çokum) Havadis kumkuması : Olaylardan hemen haberd…
Havacıva otu bitkisi (botanik) Sığırdili familyasından, Akdeniz bölgesinde yetişen, çiçekleri mavi, yaprakları büyük ve en çok 30 cm yüksekliğinde bir bitki olup köklerinden elde edilen kırmızı boya, şeker boyamakta, bazı me…
Hattı hümayun (tarih) Osmanlı Devletinde hükümdarın, kendisine sunulan bir konudaki görüş ve kararını bildirmek üzere yazdığı ya da böyle bir kararın katiplerce kağıda dökülmüş halini kendi yazısıyla onayladığı ferman.
Hattat Güzel yazı yazan hat sanatı ile uğraşan sanatçı. Mesleği güzel yazı yazmak olan kimse. Matbaanın icadından önce bu sanat sayesinde çok önemli kutsal ve bilgi içerikli kitaplar yazılmıştır. Hat sanatıyla uğraşan kiş…
Renk renk gül hatmi çiçekleri Ebegümecigillerden, pembe, beyaz çiçekli, uzun boylu, sulak yerlerde yetişen, yumuşak, otsu süs bitkisi; kimi cinslerinin kök ve çiçekleri hekimlikte kullanılır.
Topluluk karşısında söz söyleyen, güzel ve rahat konuşan kimse, konuşmacı: Fakat güzel konuşmak konusunda çok ustadır; iyi bir hatiptir, hoş konuşarak insanları kendisine bağlar. Camilerde hutbe okuyan hoca ya da vaiz: Din dilinde…
Hatime (edebiyat) anlatılarda, konuyu bağlayan, derleyip toplayan son bölüm, bitiş, son söz, son deyiş: Kitabın sonunda bir de hatime bölümüne yer vermiştir. Son, sonuç: Zira her işte hüsnü hatime (iyi sonuç) olmazsa emeklerin bo…
Hatıra saygılı, saygı gösteren, hatır sayan, hatır kırmayan (kimse): Hatırşinas, güler yüzlü, zarif, kibar, düşünceli, çelebi bir Üsküdar beyefendisi idi. Besbelli, bugün nesli tükenmiş o eski İstanbul Efendisi tipinin son örnekleri…
Hatıra defteri Bir kimseyi ya da bir olayı hatırlatan nesne, andaç, anmalık, yadigar: Refik Bey "bu saat sana hatıram olsun oğlum" dedi. Anı: Kafasından hatıralar birbirini kovalayarak geçmekte idi.
Hatıl yığma ya da hımış yapılarda, ağırlığı yatay olarak dağıtıp duvarın düşey doğrultudaki çatlamalarını önlemek üzere duvarın içine ya da altına boydan boya yatay olarak uzatılan ahşap, tuğla ya da beton bağlama. Hatıl eki : Ha…