Kösele ayakkabı tabanı Ufak ve büyük baş hayvan derisinden çeşitli bitkisel tanenlerle ve kimyevi materyallerle üretilen oldukça dayanıklı ve sert bir deri çeşididir. Ayakkabıların tabanlarını, bavul, çanta gibi şeyleri yapm…
Ocaktaki ateşi karıştırmaya yarayan odun ya da demir çubuk: Bu ocağa kimse yardım etmese, üstüne bir köseği atmasa, odun koymasa sönüp gidecek (Elçin) Ucu yanık odun, eğsi: Cehenneme gitse bir köseği getirmek deyimi en zorlu durum…
Köse sakal ve bıyık Bıyığı, sakalı çıkmayan ya da çok seyrek çıkan erkek: Ahmet Hamdi Efendi çok sakin, efendi bir kişiydi. Köseydi. Hep sinekkaydı tıraş olmuş gibi görünürdü. Bayağı yaşlıydı (H. Y. Şakar). Yüzünde sakaldan nesne yo…
Çankaya Köşkü Açıklık yerde, bahçe içinde yapılmış büyükçe, süslü ev, kasır: Köydeki diğer evlere göre daha görkemli ve çok güzel bir yapı olduğu için bu eve "Köşk" denilirdi. (İlgili cümle kaynağı: N. Güngör) Çan…
Rüzgar körüğü Ateşi canlandırmak için kullanılan ve açılıp kapandıkça içindeki havayı üfleyen deriden yapılmış araç: Demirciler ateşi kızdırmak için körük kullanırlar. Bir şeyin, üst üste katlanmış, açılıp kapanmaya veya kıv…
Körükle üflemek, hava vermek: Ocağı körükleyip demiri kızdırmaya başladı. (mecazi) Kızıştırmak, şiddetlendirmek, kışkırtmak, teşvik etmek: Bütün şüphelilerin evini basmalı, diye ahaliyi körüklüyorlardı. (İlgili cümle kaynağı: R. …
Köroğlu heykeli Köroğlu, Bolu'nun Dörtdivan ilçesinde yaşamış bir Türk halk ozanıdır. 16. yüzyılda yaşamış bir halk kahramanının adı olup mecazi olarak erkek tarafından karısına takılan ad (Kadına Köroğlu denmesi, evde onu…
Çok taze. Hamlıktan kurtulmuş ama tam olgunlaşmamış, kartlaşmamış. (bitki için) Yeni koparılmış ya da yetişmiş, tazeliğini yitirmemiş: Maydanozlar çok körpe. (mecazi) Genç, çocuk: Dereye aşağı gider kurt izi / Kurt ağzında görd…
(Kesici aletler için) Kesmez olmak, keskinliğini yitirmek: Bıçakların ağzı iyice köreldi, bilemeye götür. (Ateş) Sönmeye ya da (kaynak) kurumaya yüz tutmak. (mecazi) Değer ve yeteneklerini yitirmek. Görevi ve işlevi kalmadığı …
Körebe oynayan çocuklar Körebe, çocuklardan birinin ebe olarak gözleri bağlı durumdayken diğer çocukları kovalayarak birini yakalamaya çalışması ve yakalanın ebe olması biçiminde tekrar tekrar oynanan en az üç kişilik bir çocu…
Köpük makinesiyle oluşturulmuş büyük köpükler Bir çözelti içinde dağılmış bir gazdan kaynama, çalkalanma, ekşime vb. sonucu çıkan kabarcıkların üst üste yığılmasıyla oluşan, ince sıvı tabakalarıyla ayrılmış gaz durumundaki hü…
Köprücük kemiği Köprücük kemiği (anatomi) omuz başıyla göğüs kemiğinin üst ucu arasında bulunan ve derinin altında belli olan uzunca kemiktir. Köprücük kemiği, uzun bir kemiktir ve kıvrımları yayvan bir S harfi biçiminde uzan…
Köpek balığı Köpek balıkları takımından gövdesi mekik şeklinde, burun kısmı sivri, solungaç yarıkları boynun iki yanında bulunan, irilerinin boyu sekiz metreye kadar çıkabilen, sıcak ve ılık denizlerde yaşayan saldırıcı balıkl…
K9 Alman kurt köpeği gibi bazı ırklar diğerlerine göre daha iyi koku alma yeteneğine sahip akıllı köpeklerdir. Köpek (zooloji) etçiller takımının köpekgiller familyasından, boy ve biçim bakımından pek çok cinsleri olan eğitil…
Kömürcü Kömür alıp satan ya da odun (mangal) kömürü yapan kimse: Bunların çeşitli yerlerde dükkânları vardı. Bunlara "Kömürcüler" denirdi. (H. R. Çitçi) Eskiden vapur ve trenlerde günümüzde ise yakıt olarak kömür k…
Kömür Katmanlı tortul çökellerin arasında bulunan katı, koyu renkli ve karbon bakımından zengin kayaç. Karbonlu maddelerin binlerce yıl derin toprak katmanları altında kalıp uzun bir takım kimyasal değişmelere uğramasından o…
Bilimde, dinde, siyasette kökten yenilikler yapma eğilimi. Kurulu düzenin temellerine yönelik toplumsal ve ekonomik değiştirmelerden yana olan tutum veya öğreti, radikalizm. Bentham, James Mill, John Stuart Mill gibi 19. yüzyıl İ…
Ayrıntılarda kalmayarak asıl konuyu da içine alan, yüzeyde kalmayan, derine inen. Cezri, radikal eş anlamları: Sanayi Devrimiyle gerçekleşen üretim biçimindeki ve ilişkilerindeki kökten değişim sosyal ve siyasal alanda da yankısını …
Basra körfezi ve körfez ülkeleri Karanın içine sokulmuş deniz parçası, koyun büyüğü. (mecazi) Kuytu, işlek olmayan. Körfez ülkeleri: Basra Körfezinde yer alan ülkelere verilen genel ad. Körfez ülkeleri: Bahreyn, Birle…
Köksap (botanik) Kök durumunda toprak altında gelişen, her yıl toprak üstüne yeni tomurcuklar ve sürgünler çıkararak toprak altında da yatay olarak büyüyen çok yıllık kalın kök gövde, rizom. Kök sap; sarmaşık ya da çimen gib…
Köknar ağacı Köknar (botanik) çamgillerden, her zaman yeşil, iğne yapraklı, beyaz, yumuşak ve hafif odunu çok çeşitli yerlerde kullanılan, serin, nemli ve dağlık yerlerde yetişen, 40 kadar türü bulunan boylu ağaçlar cinsi.
Bir bitkiyi köküyle birlikte topraktan söküp almak. Bitkilerin toprakta kalan köklerini ayıklamak. Minder, şilte gibi şeylerin iki yüzünü yer yer dikişlerle tutturmak. İnce saç örgülerinden birkaçını yeniden bir arada örmek. (S…
Kökboyası (botanik) Kökboyasıgillerden, çalı görünüşünde, sarı çiçekli, sürüngen ve kırmızı renkli kök sapları boyacılıkta kullanılan bir bitki, kızılkök, boyacı kökü. (kimya) Bu bitkinin köklerinden elde edilen kırmızımsı…
Bir şeyin geçmişe doğru dayandığı son durum, biçim, neden ya da yer: Türklerin kökeni 16000 yıl öncesine gidiyor. Kavun, karpuz, kabak, salatalık gibi bitkisi yere yatarak büyüyen bitkilerin her bir tanesine verilen ad. Örnek: Beş…
Köfte Kıymanın (ince kıyılmış etin) ya da patates, bulgur gibi yiyeceklerin içine soğan, maydanoz, baharat vb. katıp, yoğrulup, yuvarlak ve yassı biçim verilip ızgarada kızartılmasıyla hazırlanan bir tür yemek. Köfte, Farsça &…
Köçek Yavru ve özellikle deve yavrusu, köşek. Eskiden, kadın kılığına girerek çengi gibi oynayan erkeklere verilen ad. (mecazi) Ağırbaşlı davranışları olmayan kimse. (tarih) Ocağa yeni girmiş yeniçeri. (tasavvuf) Mevle…
Bir kozmos tasviri (Evrenin Halka Teorisi) Kozmos, gözlenebilen ya da var olduğu kabul edilmiş maddenin ve enerjinin tümünü bünyesinde barındıran, yeryüzü, gök cisimleri, canlılar ve insanlarda dahil olmak üzere tüm şeylerin …
Bir kişi ya da yerin ulusal niteliklerini yitirmesi ve daha evrensel bir anlayışın etkisi altında olması durumu. Bir çok ulustan olan insanları içine alan: Kozmopolit bir kent. Farklı etnik kökenlerden insanları içinde bulund…
Kozmoloji Bir bütün olarak Evren'i konu alan bilim dalının ismidir, evren bilim. Kozmoloji, Evren'in yapısını, tarihini, oluşumunu ve geleceğini inceler ve evrenin genel yasalarını, doğasını ve gelişimini açıklamayı am…
Kozmik ışın Evren ve onun temel düzenine ilişkin. (gökbilimi) Güneşin doğması ya da batmasıyla aynı zamana rastlayan (yıldız doğması ya da batması). Komik madde: Evreni oluşturan madde. Kozmik ışın: Uzaydan yeryüzüne…
Ağaç kökü (botanik) Bitkinin, yerin altında aşağıya doğru büyüyerek toprağa bağlanmasını ve topraktaki besin maddelerini emmesini sağlayan klorofilsiz bölümü: Ağaç kökü. (kimi şeylerde) Dip bölüm: Saç kökü, diş kökü vb. Sa…
Küpkök işareti Üçüncü kuvveti a'ya eşit olan b sayısına (b 3 = a) a'nın üçüncü kuvvetten kökü ya da kısaca küp kökü denir. Herhangi bir niceliğin küp kökü, sol üst köşesine 3 rakamı getirilmiş kök işaretiyle 3 √ a y…
Kozalak Koza. Ham meyve: Daha olmamış kozak bunlar. Çam ağaçlarının fıstık meyvesi taşıyan yumrusu. (botanik) Kozalaklılar sınıfının, dibi yuvarlak, tepesi koni biçiminde, dokusu odunsu bir cins meyvesi: Ormandan iki çuva…
Koza (ipek kozası) İçinde tohum ya da krizalit bulunan koruncak. İpek böceğinin ördüğü ve içine kapandığı korunak: İpek kozası. Kelebek tırtıllarının ipeksi bir salgıdan ördüğü ve içinde son deri değişimini geçirdiği ipek k…
Ceviz: Çıktım erik dalına onda yedim üzümü/ Bostan ıssı kakıyıp der ne yersin kozumu. (Yunus Emre) (mecazi) Yararlanma, saldırış ya da savunma fırsatı: Bu kozu onun eline vermeyecektin. Karşısındakini alt edecek etkili şey: Elin…