![]() |
Sopa |
- Genellikle 70 - 80 cm uzunluğunda, tek elin kavrayabileceği kalınlıkta odun değnek: Bizde sopa çobanı yoktur bey... Biz davarı sesle güderiz. (Kemal Tahir)
- (mecazi) Dayak, kötek: Onun yediği sopayı başka çocuk yese ölürdü. (H. Karatay)
Sopa ile ilgili deyimler ve anlamları
İçinde "sopa" kelimesi geçen deyimler, açıklamaları ve örnek cümleler:
- Sopa atmak (çekmek): Sopayla dövmek: "Dur ulan, öyleyse sana güzel bir sopa çekeyim de aklın başına gelsin." (Orta oyunu). Merhametli imiş; yalnız 25 sopa attı. (K. Sadi)
- Sopa düşkünü: Yediği dayaklara rağmen bir türlü uslanmayan, yola gelmeyen, dayağı hak eden (kimse): "Seni sopa düşkünü seni" diyerek bi güzel dövdü beni.
- Sopa yemek: Sopayla dövülmek: Bak, ben olmasam senin canına okurdu köylüler; bir araba sopa yediğinle kalırdın. (İlgili cümle kaynağı: H. Sürsal)
- Sopanın altına yatırmak: Sopa ile dövmek: Polis bizi yatırır sopanın altına, şakır şakır söyletir... (F. Baykurt)
Sopa ile ilgili atasözleri ve anlamları
İçinde "sopa" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
( * yaygın bilinen )
- Sopanın iki ucu var: Yapılan bir işin veya verilen bir zararın dönüp yapanı da etkileyebileceğini ifade eder. Her davranışın hem başkasına hem de sahibine dokunan bir yönü vardır.
- Ağaysa lapa, zebuya sopa: Güçlü ve nüfuzlu olana yumuşak davranılırken güçsüz olana sert davranıldığını ifade eder. Haksızlıkla güçlüye ayrıcalık, zayıfa ceza verilir.
- Allah'ın ondurmadığını Peygamber sopayla kovar*: Bir kimse büyüklerce önemsenmemişse daha alt düzeydeki kişilerce de itilip kakılır; kendisine daha kötü davranışlarda bulunulur.
- Akşamdan sonra gelene ya lepe, ya sopa: Misafirliğe çok geç saatlerde gideni özellikle de habersiz gideni iyi ağırlamazlar.
- An iti kap sopayı* (Andın köpeği, kap sopayı): Geçimsiz, saldırgan birinden bahsederken o kişi her an çıkıp gelebilir diye kavgaya hazırlıklı olmak gerekir.
- Destursuz bağa gireni sopayla kovarlar (Destursuz bağa girenin yediği sopayı Mevla bilir)*: İzin alınarak yapılması gereken bir işi izin almadan yapmak kötü karşılanır.
- Eşeğin yavrusu sıpa, terbiyesi sopa: Belirli durumlarda, etkili eğitim ve terbiyenin, daha sert ve kararlı yaklaşımlar gerektirebileceğini vurgular.
- Geç gelen misafir ya soğan yer ya sopa (Yatsıdan sonra oturmaya giden ya soğan yer, ya söğen):
- Ziyaret zamanlamasının önemini vurgular ve genellikle kişilere uygun olmayan zamanlarda başkalarının evlerine gitmemeleri gerektiği öğüdünü verir.
- Girdiği her işi herkesten sonra bitiren insanın her şeyin kötüsünü ve azını hak edeceğini ifade eder.
- Keçinin canı sopa isteyince çobanın değneğine sürünür: Kişinin kötü bir sona yaklaştığında, bu sona ulaştıracak davranışlar sergilemeye başladığını ifade eder. Yani, kaçınılmaz bir son yaklaştığında, kişi bu sonu hızlandıracak davranışlar yapar.
- Sığırtmaç ölmüş, sopası kalmış: Bir işin veya düzenin sahibi ortadan kalkınca geriye sadece etkisiz izlerin kalacağını ifade eder. Sahibi olmayan düzen, anlamını ve gücünü yitirir (sığırtmaç: sığır çobanı).
- Sopayı yiyen eşek, atı geçer: Cezalandırılan veya sıkı çalıştırılan tembel birinden, gayret gösterince beklenenden daha iyi sonuç alınabileceğini ifade eder. Doğru yönlendirilen veya zorlanan kişi, güçlüden bile öne geçebilir.
Soru/Yorum Gönder