![]() |
Acele |
- Çabukluk, tezlik, ivedilik, ivecenlik: Bu iş biraz acele ister. (örnek cümle)
- İvedi, çabuk davranma zorunluluğu: Acelesi varmış, bekleyemedi.
- İvedili, çabuk yapılması gereken: Acele bir işim çıktı.
- Telaşla ya da sabırsızlıkla yapılan: Acele işe şeytan karışır.
- Çabucak, hızlıca, gecikmeden, tez: Bana ırgat başını çok acele gönderin.
İlgili deyimler ve anlamları
İçinde acele kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:
- Aceleye gelmek: (deyiminin anlamı)
- Bir işin aceleyle yapıldığı için, gerektiği gibi olmaması.
- Acele davranmak zorunda kalmak.
- Aceleye getirmek:
- Zaman darlığından yararlanarak birini aldatmak, boğuntuya getirmek.
- Bir işi çabuk çabuk, özensiz, hatalı ya da eksik yapmak.
- Bir kimsenin acele etmesine yol açarak özensiz, baştan savma bir iş yaptırmak.
İlgili atasözleri ve anlamları
İçinde acele sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
- Acele eden (giden) ecele gider: (atasözünün anlamı) Hızlı taşıt kullanan kaza yapıp ölebilir.
- Acele ile menzil alınmaz: Bir işe çabuk ve düşüncesizce atılmaktansa, iyi düşünüp ölçülü biçimde girişmek daha olumlu sonuç verir.
- Acele yürüyen yolda kalır: Aceleyle iş yapmaya çalışan, amacına ulaşamaz, hedefine varamaz.
Soru/Yorum Gönder