Yer bilimde paleozoik zamanın, silüryenle karbonifer arasında kalan ve omurgalılarda akciğerler ve ayaklar, bitkilerde ise kökler, gerçek yapraklar ve yumurtacıkların oluştuğu büyük devirlerinden biri (İngiltere'deki Devonshire …
Derebeylik Feodalizm (tarih) Orta Çağda kendinden önceki köleci ve komünal toplum düzeninin yerine geçen ve üretimin temel olarak tarıma dayandığı toplumlarda toprak mülkiyetine sahip olup himayesindeki toprağa bağlı köylüle…
2 soru/yorum
Dev Korkunç, pek güçlü kuvvetli, iri yarı, genellikle kötülük yapan, az çok insanı andıran masal yaratığı. Olağandan pek üstün ve büyük: Dev bina. (mecazi) İnsan gücünün üstünde başarılar gösteren kimse. Devasa : Dev g…
Dere Birçoğu yazın kuruyan, boyu, beslenme havzası ve taşıdığı su en az olan akarsu ve bunların yatağı: Avluda dolaşırken akan derenin sesini duyardık. İki dağ yamacının çatışarak oluşturdukları uzun ve eğik aralık. Damlala…
Yakalama, tutma, ele geçirme: Bir süre düşünen Şeyh Bedreddin, "Size göre doğru olabilir ancak bana göre, bizi derdest edenlerin neden derdest ettiklerini mahkeme huzurunda açıklamalarında fayda vardır," diyerek başyargıc…
Derbent İki dağ arasındaki dar geçit, boğaz: Geçilmez derbentleri de kendilerine müttefik yapmışlardı. (İlgili cümle kaynağı: İ. H. Konyalı) (tarih) Osmanlılarda, önemli geçit noktalarını tutmak ya da eşkıyaya karşı halkın …
Dışavurumculuk 20. yüzyılın başlarında izlenimciliğe ve doğalcılığa tepki olarak Almanya'da ortaya çıkan, insanın iç dünyasının anlatımını amaç edinen sanat ve edebiyat akımı, anlatımcılık, ekspresyonizm. Dışavurumcu : …
İçinde "dış" kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları: Dış kapının dış mandalı : Pek uzaktan akraba. Dışa vurmak : (Bir kimse) Duygularını dışa yansıtmak. Dışı eli yakar, içi beni yakar : Dışarıdan bakanlara iyi ve elv…
Erkeğe şiddete hayır! Bezginlik uyandıracak biçimde söylenen söz, dırıltı. Hiç durmaksızın, bezdirecek biçimde söylenme: Dırdır söylenip durur. Dırdır etmek : Sürekli olarak, bezginlik verecek biçimde söylenip durmak. D…
Dezenfekte etmek bir şeyi veya bir yeri çeşitli yöntemlerle zararlı bakteri ve mikroplardan arındırmak, sağlıklı (ve temiz) hale getirmek demektir. Gıdalarda kullanılabilecek en sağlıklı dezenfektan sirkedir. Isıya dayanıklı…
Avantaj yokluğu ya da eksikliği. Üstün olamama, kazanımdan ve yarardan mahrum olma durumu ya da ihtimali: Şöyle ki; bayan olmak; işletmeler, çalışanlar ve müşteriler açısından kimi zaman avantaj, kimi zaman dezavantaj olmuştur. Biz …
Acemi ocağında eğitilen devşirmeler Devşirmek eylemi, toplama. (tarih) Osmanlı devletinin, saray ve ordu için personel yetiştirmek üzere daha çok seçkin Hristiyan ailelerinin 8 - 18 yaş arası çocuklarından seçip özel kuruml…
Askeri devriye Hareket halinde olan, ortalıkta dolaşan asker polis nöbetçi güvenlik; kol, karakol. (Zaman için) Dönüm: Evliliklerinin yirminci seneyi devriyesi. Devriye keşif kolu (karakol) : Düşman hakkında bilgi toplam…
Elektrik devresi (Arapça) Dönem, çevrim. (fizik) Üzerinden bir elektrik akımı geçen iletken yolun bütünü. (spor) Takım oyunlarında, aralarında kısa bir dinlenme süresi bulunan oyun dönemlerinden her biri, yarı: Devre ara…
Halkın ortak gereksinimlerini karşılamak üzere devletin gerekli gördüğü alanlara, özellikle tarımsal ve endüstriyel etkinliklere doğrudan karıştığı siyasal ve ekonomik sistem. Devletçilik, küçük sermayenin yeterli olmadığı durumda b…
Fizikte bir cismin, durağan bir noktaya göre, yeri ya da durumunun değişmesi, hareket etmesi demektir. Devingen : Devim durumunda olan, canlı, kıpırdak, hareketli, müteharrik. Devitken : (felsefe) Herhangi bir hareket oluşturan…
Depozito Bir üstlenme (taahhüt) sırasında yatırılan teminat ya da güvence akçesi: Ülkeler katılacağının garantisi olarak belirlenen depozito ücretini Organizasyon Komitesi hesabına yatırır. Depozito o ülkenin organizasyona ödeyeceğ…
Korumak ya da gerektiğinde kullanılmak üzere eşya, mal vb. şeylerin toplu olarak saklandığı ya da toplandığı yer: Kiralık depo. Bir malın toptan satıldığı ve çokça bulunduğu yer: Ecza deposu. Depolamak (depo etmek) : Eşya …
Koncu dize ya da kasığa kadar olabilen deri ya da lastikten yapılmış, daha çok karda, çamurda sığ suda yürürken giyilen ayakkabı türü, bot. Çizme ile ilgili deyimler ve anlamları İçinde "çizme" kelimesi geçen deyimler, …