![]() |
Cemaat |
- (halk dilinde) Aynı din ya da soydan kişilerin oluşturduğu topluluk: Osmanlı ve İslam Cemaatinden ayrılmak istemeyiz (C. Çetintaş). Akkoyunlu cemaatinden Abdulgaffar ile ... (C. Çulpan)
- Namaz kılmak, vaaz ya da mevlit dinlemek için bir araya gelmiş topluluk: Cuma namazından sonra cemaat dağıldı. (F. Şahin)
- İnsan kalabalığı, topluluk: Sizin içinizde, iyiye çağıran, doğruluğu emreden ve fenalıktan meneden bir cemaat bulunsun. İşte başarıya erişenler yalnız onlardır. (Al-i İmran Suresinden)
Cemaat ile ilgili atasözleri ve deyimler
İçinde "cemaat" sözcüğü geçen atasözleri, deyimler, açıklamaları ve örnek cümleler:
- Cemaate uymak: (deyim)
- Namaz kılmakta olan bir cemaate katılarak namaz kılmak: Hemen arkadaşlarının oluşturduğu cemaate uydu. (H. Ülker)
- (mecazi) İçinde bulunulan bir topluluğa uyarak davranmak, herkes gibi davranmak.
- Cemaatle namaz kılmak: (deyim) İmama uyarak topluca namaz kılmak: Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur: Cemaatle namaz kılmak, sizden birinizin tek başına namaz kılmasından yirmibeş kat daha üstündür. (Muhammed b. Ahmed el-Kurtubî)
- Cemaat ne kadar çok olsa (cami ne kadar büyük olsa) imam gene bildiğini okur: (atasözü) Yetkili bir kimse, etrafındakilerin düşünceleri ne olursa olsun kendi istediğini yapmaya çalışır, doğru olanda budur.
- Kendini çok öğen imamın cemaati az olur: (atasözü) Kendini beğenmiş o kimselere yakınlık gösteren az olur.
Soru/Yorum Gönder