- Çarpma, çarpışma, tokuşma, hızlı vurma.
Boğuk bir gürültü, şiddetli bir sadme duydum. Araba çok süratli çarptı, şoke olmuştum. (İlgili cümle kaynağı: L. Öztürk) - (mecazi) Bir kişi veya toplumun dengesini etkileyen, beklenmedik olumsuz değişiklik, birdenbire gelen felaket, sarsıntı.
Bir büyük sadme geçirdik. Bu inanç boşluğunu, biz din bakımından gençlerimize esaslı fikirler veremezsek, başka fikirler dolduracak. (Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı) - (ruh bilimi) Beden ve ruh açısından önemli ve etkili yaralanma belirtileri bırakan durum, travma.
Bir karanlık sezerek çevrildim / Acı bir sadme yedim, devrildim... (T. Fikret) - (askeri terim, kimya) Patlama.
14. yüzyıl sonlarında ise, tunç toplar kullanılmaya başlanmış olup, bu toplar sıcaklık, sadme basıncına daha dayanıklı idi. (Astek Yayıncılık)
Sadme nedir ne demektir? Anlamı
( 0 soru/yorum )
Soru/Yorum Formu
»