Çalı |
- Ahududu ve böğürtlen gibi, belli bir gövdesi olmayıp çok sayıda daldan oluşmuş, sapları odunsu bitki.
- Genel olarak boyları 1-2 metre arasında değişen, ince sert dallı, kendi kendine yetişip çoğalabilen dikenli bitkiler.
Çalı ile ilgili birleşik kelimeler
- Çalı demeti: Yengeç avlamak için arasına et parçaları konularak akşamdan suya atılan çalı parçalarından oluşan bir av aracı.
- Çalı karidesi: (zooloji) Kabuklular sınıfından, Avrupa denizlerinde yaşayan, uzunluğu 5 - 6 cm ve eti yenen bir eklem bacaklı türü.
- Çalı süpürgesi: Çalı parçalarının demet durumuna getirilerek bir sapın ucuna takılmasıyla yapılmış süpürge.
- Çalılık: Çalılarla kaplı, çalısı çokça olan yer.
Çalı ile ilgili deyimler
İçinde "çalı" kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:
- Çalı çırpı: (deyiminin anlamı) Kolayca ateş yakmaya yarayan kuru ve ince ağaç dalı, ot gibi şeyler.
- Çalı gibi: Sık ve sert (saç, sakal).
- Çalı taşlamak: Bir şeyin altında gizli amaçlar olup olmadığını öğrenmek için dolaylı sorular sormak ya da araştırma yapmak.
- Çalıyı tepesinden sürüklemek: Kendi kendine güçlük çıkarmak.
Soru/Yorum Formu
»