- Yaşça birbirine yakın, denk yaşıt, boydaş, öğür: Muhtarla akrandı, çocukluk ve askerlik arkadaşıydı. (E. Demirel)
- Durum ve mevkice eşit olanlar: Ressamlıkta akranı nadir, hoşsohbet bir rind-i kâmildi. (Mehmet Süreyya Bey)
Akran ile ilgili atasözleri ve anlamları
İçinde "akran" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
( * yaygın bilinen )
- Akranı ile gezmeyenin, altın adı pul olur*: Kişinin yaşıtları veya kendine yakın çevredeki insanlarla zaman geçirmediğinde, toplumda değerinin azalabileceğini ifade eder.
- Akranıyla uçmayan kuşun sesi havadan değil tavadan gelir*: İnsanın haddini bilmesi, dengini bilmesi, dengini bulması gerektiğini, yoksa yıkımlara uğrayacağını anlatır.
- Kişi akranıyla azar:
- İnsan, kendi yaşında ve kendi huyunda olan kimselerle arkadaşlık eder, zamanla onlar gibi davranmaya başlar.
- İnsan kendi yaşındaki arkadaşlarıyla daha serbest davranışlar sergilerken, kendinden büyük veya küçük kimselerle arkadaşlık ettiğinde daha aklı selim davranır (?).
- Koca kuş, akranınla uç: Kişinin kendi yaşıtlarıyla arkadaşlık etmesi gerektiğini ifade eder. Yaşça küçük veya büyük kişilerle aynı seviyede ilişki kurmak zordur ve bu durum genellikle sıkıntı doğurur.
- Kuş, akranıyla uçar: Herkes kendi yaşındaki kimselerle arkadaşlık eder. Çünkü aynı dönemin ihtiyaçları, zevkleri ve düşünceleri birbirine daha yakın olur.
Soru/Yorum Gönder