Batı böyle bir muazzam teselli imkanı olabileceğinin farkında olmadığı için muazzep. (B. Necatigil)
- Muazzep etmek: Azap çektirmek, rahatsız etmek.
İnsanı asıl muazzep eden şey bir edibin benliğini besleyerek yazarken, okuyucularını karşısında bizim eski mahdum beylerin dalkavuklarını ve uşaklarını sıraladığı gibi tutmasıdır. (İlgili cümle kaynağı: Yahya Kemal) - Muazzep olmak: Azap çekmek.
Cennetlikler kıyamete kadar cennet nimetlerine benzer nimetlerden istifade ederler, cehennemlikler de cehennem azabına benzer azaplarla ruhen muazzep olurlar.