![]() |
Üvey evlat |
- Hısımlık konusunda öz olmayan, kan bağı bulunmayan: Bir çocuğun annesi ölürse, o çocuk öksüz kalır; babası yeniden evlenirse, babasının bu eşi o çocuğun üvey annesi (analığı) olur. Bu çocuk da onun üvey evladı olur; kızsa "üvey kız", erkekse "üvey oğul" denir. (S. S. Uysal)
- (mecazi) Kendisine kötü davranılan: Bir gün bile ondan bir tatlı söz duymamıştır. Sanki üvey çocuktur. (A. Bezirci)
Üvey ile ilgili deyimler ve anlamları
İçinde "üvey" kelimesi geçen deyimler, açıklamaları ve örnek cümleler:
- Üvey ana dilimi: (Az vermek anlamında) Çok ince ekmek dilimi.
- Üvey evlat gibi tutmak (saymak): Horlanmak, haksızlık etmek, iyi davranmamak.
- Üvey evlat gibi tutulmak: Benzerleri arasında ayrı ve hor tutulmak: Nigar'ın öz, sizin üvey evlat gibi tutulduğunuza dair bir iki örnek versen iyi olacak," dedim. Düşündü ama bulamadı. (M. Öcal)
- Üvey evlat muamelesi yapmak:
- Dışlamak: İmam Hatipliler'e devletin bazı yöneticileri üvey evlat muamelesi yapıyor, bazıları onları diğer okullarda okuyan çocuklarımızdan ayırıyor, şaibe altında bırakıyor, onlara güveniyor, bunlardan şüphe ediyor... (H. Karaman)
- Kötü davranmak: Çocukluğundan beri üvey evlat muamelesi görmesi yetmemişti hala tek suçlu oymuş gibi davranıyordu annesi... (H. K. İpek). En önemlisi, Emine'nin oğluna üvey evlat muamelesi yapmıyordu. (H. Mutlu)
Üvey ile ilgili atasözleri ve anlamları
İçinde "üvey" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
( * yaygın bilinen )
- Üvey ana ekmeği, demirden tokmağı: Üvey annenin, çocuğa öz annesi gibi sevgi ve şefkat göstermeyebileceğini ifade eder. Üvey annenin ilgisi genellikle soğuk ve yetersiz olabilir.
- Üvey öz olmaz, kemha bez olmaz*: Üvey evladın veya üvey annenin hiçbir zaman öz evlat ya da öz annenin yerini tam anlamıyla tutamayacağını ifade eder. Tıpkı değerli bir kumaş olan kemhanın sıradan bir bez gibi olmaması gibi, ilişkilerde de öz olanın yeri farklıdır ve başka bir şeyle tam anlamıyla doldurulamaz.
- Üveye etme, özünde bulursun; geline etme kızında bulursun*: Üvey evlada kötü davranan birinin, aynı kötülüğü kendi öz çocuğunda, geline kötü davranan birinin de kendi kızında bulacağını anlatır. Kısaca, başkalarına yaptığımız muamelelerin er ya da geç bize geri döneceğini vurgular.
- Ana üvey olunca baba gâvur olurmuş: Üvey ana çocuğu kendi evladı gibi sevmez. Baba da yeni karısıyla aram bozulmasın diye evladına gereken ilgiyi göstermez.
- Analık fenalık, kara yamalık (Analık beyaza kara yamalık): Üvey anne (beyaz bir giysinin üzerindeki siyah yama gibi) kötülük simgesidir.
- Analık, kara yamalık; çorba pişirmiş, suyu bulanık: Üvey annenin sevgisi ve ilgisi öz anneye benzemez.
- Ata evinde üvey ana, er evinde kaynana: Özellikle kadınların, iki farklı evde iki farklı otorite figürü ile karşı karşıya kalmalarını ifade eder. Baba evinde üvey annenin, koca evinde de kaynananın otoritesi altında olmanın zorluklarını vurgular.
- Kendirden bez, üveyden öz olmaz: Ne kadar iyi davranırsa davransın üvey anne bir çocuğu kendi öz annesi gibi sevemez. Aynı şekilde hiçbir çocuk üvey annesini öz annesi gibi sevemez.
Üvey ile ilgili birleşik kelimeler
- Üvey ana: Öz olmayan anne, analık: Üvey anası dolaplara kilitlerdi ekmeği, pestili, kuru üzümü. (C. Aktaş)
- Üvey baba: Öz olmayan baba, babalık: Üvey babası ilkokuldan sonra okumasına izin vermemişti. (A. Çankırılı)
- Üvey evlat: Karı kocanın her birine göre öbürünün ayrılmış eşinden dünyaya gelmiş olan evladı: Ben sonradan öğrendim ki bu kadar itinayla özendiği bu çocuk onun üvey evladıymış. (M. A. Ersoy)
- Üvey kardeş: Babaları ya da anaları ayrı olan kardeşlerden her biri: Padişah Hatun, üvey kardeşiyle giriştiği iktidar mücadelesini kazanmış ve Kirman tahtını elde etmişti. (A. O. Cengiz)
Soru ve Yorumlar: 6
Mesela Anneleri ayri ama babalari bir kardesler Öz müdür yoksa üveymi? Hocam lütfen yardimci olun kafam cok karışık..
Soru/Yorum Gönder