Sağlam nedir, ne demektir? Sağlam ile ilgili atasözleri, deyimler ve anlamları

Güncellenme: Soru/Yorum: 0
  1. Dayanıklı, kolay bozulmaz, yıkılmaz: Sağlam bina, sağlam masa.
  2. Hastalanmaz, esen: Sağlam çocuk, sağlam vücut.
  3. Eksiksiz, kusursuz, kırılmamış, bozulmamış: Bütün eşya sağlam geldi. (örnek cümle)
  4. Güvenilir: Sağlam iş, sağlam ortak.
  5. (halk dilinde) Herhalde, muhakkak, "bana öyle geliyor ki": Sen sağlam seksen varsın.
  • Sağlamcı: İşini rastlantılara bırakmayan, sağlama bağlayan kimse: Denenmiş yolu takip etmek her zaman en sağlamcı yoldur. (A. Aygün)

Sağlam ile ilgili deyimler ve anlamları

İçinde "sağlam" kelimesi geçen deyimler, açıklamaları ve örnek cümleler:

  • Sağlam durmak: Gücünü, yeteneğini ve cesaretini toplamak: Öylesine sağlam duruyordu ki... Yaşadığı acıların, yıllarını eskittiği ama ruhunun çiçeklerini solduramadığı gözlerindeki ışıltıdan görülüyordu. (S. E. Demirağ)
  • (İşi) Sağlam kaba kotarmak: Elverişli bir duruma sokmak.
  • (bir şeyi) Sağlam kazığa bağlamak: İşin sonuçlanmasına engel olacak şeyleri ortadan kaldırmak, işin aksamadan yürümesini sağlayacak önlemleri almak: Biz işimizi sağlam kazığa bağlamıştık bir kere; hem herifçioğlu maraza çıkarmaya filan kalkışacak olursa, ikimiz üçümüz bir araya gelir, dünyanın kaç bucak olduğunu öğretirdik ona. (Haytalarla Çolpalar)
  • Sağlam pabuç (ayakkabı) değil: Bir kimsenin güvenilmez olduğunu belirten bir söz: Adam da öyle sağlam pabuç değildi. Belalı tiplerden biriydi. (S. Gedik)
  • Sağlama almak: Zararlı çıkmamak için gereken önlemleri almak: Borç verirken senet imzalattırdı, işini sağlama aldı.
  • (İşi) Sağlama almak: İşin gerçekleşmesi ve bozulmaması için gerekli önlemleri almak: İşi sağlama almak için ondan üç kez söz aldı Dede. (A. Kıraç)
  • Sağlama bağlamak: Güvenilecek duruma koymak: Bu defa işi daha da sağlama bağladı. İzmir'de devamlı iskân etmek için resmî bir pasaport aldı. (A. Eyicil)
  • Sağlama gitmek:
    1. (argo) İstenen sonuca erişmek için işi rastlantıya bırakmamak: Güvenilir birisidir ama sen yine de sağlama git. (B. Sezgin)
    2. (argo) Kıyasıya, öldüresiye dövmek: Bi tane yerleştirmiş ama, sağlama gitmiş. (F. Develioğlu)
  • Arkasını sağlama almak: Bir işe başlarken çok güçlü bir destek bulmuş olmak: Eline imkân geçip arkasını sağlama alınca kilisede kışkırtıcı vaazlar vermeye başladı. (Efem)
  • Atını sağlam kazığa bağlamak: İşini sağlam tutmak, riske atmamak (→ eşeğini sağlam kazığa bağlamak): Senden öğrendik Ağam, atını sağlam kazığa bağla demez misin hep. (Y. Bahadıroğlu)
  • Devesini sağlam kazığa bağlamak: İşini sağlam tutmak, atını (eşeğini) sağlam kazığa bağlamak: Deveni sağlam kazığa bağla, sonra Allah'a tevekkül et. (atasözü)
  • Diline sağlam olmak:
    1. Saklanacak konuları açığa vurmamak: Ahmet'e güvenebilirsin. Diline sağlamdır. (H. F. Gözler)
    2. Kötü söz söylemekten kaçınmak: Rahmetli "Bir erkek" derdi, "eline, beline, diline sağlam olmalı!" (O. Kemal)
  • Eşeğini sağlam kazığa bağlamak: İşini sağlama bağlamak, güvence altına almak: Eşeğini sağlam kazığa bağlayacaksın. Kumara yatmakla olur mu? Zar atmakla istikbal mi kurtarılırmış? (İlgili cümle kaynağı: A. Ağaoğlu)
  • Uçkuruna sağlam olmak: Cinsel isteklerin tutkunu olmamak, namuslu olmak: Kabadayı demek, ırz namus gözeten, büyüğe saygılı, küçüğe muhabbetli, yüreğine bileğine uçkuruna sağlam adamlardı. (S. Y. Ataman)
  • Yere sağlam basmak: Titiz ve dikkatli davranmak: Öyle kolay kolay risk almazdı, ayağını yere sağlam basmak isterdi. (S. Öngider)

Sağlam ile ilgili atasözleri ve anlamları

İçinde "sağlam" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
( * yaygın bilinen )

  • Sağlam baş yastık istemez*: Sağlam insan durup dururken yatmak istemez eğer istiyorsa hasta olduğu düşünülmelidir.
  • Atını sağlam kazığa bağla da, ondan sonra Allah'a ısmarla: Bir kişinin her türlü önlemi alması ve ardından geri kalanını kaderine bırakması gerektiğini öğütler.
  • Çoban itikadı sağlam olur: Çobanların genellikle güvenilir ve sağlam bir inanca sahip olduklarını ifade eder. Yani, basit ve dürüst yaşamları nedeniyle, çobanların genellikle sağlam ve samimi bir inanç ve karaktere sahip oldukları düşünülür.
  • Deveni sağlam kazığa bağla, sonra Allah'a emanet et: İnsan, kaybolmasını istemediği bir şeyi "Allah'a emanet olsun" demeden önce gerekli tedbirleri almalıdır.
  • Eşeğini evvel sağlam kazığa bağla, sonra Allah'a ısmarla: Kaybolmasını istemediğin bir malını Allah'a emanet etmeden önce gerekli bütün tedbirleri almalısın.
  • Kör, elindekini sağlam tutar: Elindeki imkânın değerini bilenin onu kolay kolay bırakmayacağını anlatır. Bazı insanlar bir daha elde edemeyecekleri şeyleri çok daha iyi korurlar.