Küp nedir ne demektir? Küp ile ilgili atasözleri deyimler ve anlamları

Güncellenme: Soru/Yorum: 0
Açık mavi renkli yarı saydam bir küp şekli
Küp şekli
  1. Su, pekmez, yağ, turşu, buğday, un vb. şeyleri ileri bir tarihte kullanılmak üzere saklamaya yarayan altı dar, geniş karınlı toprak kap: Aydın'ın yağları eskiden koca koca küplerde olurmuş. Kız, küpten yağ alırken küp devrilmiş onca yağ dökülmüş. (M. Ergun)
  2. (matematik, geometri) Altı yüzünün hepsi de kare olan prizma, kesme: Kenarı 1 cm olan bir küpün hacmi 1 cm3 ve yüzey alanı 6 cm2'dir.
  3. Bir cismin hacim hesabında kullanılan ölçü birimi.
  4. Bir sayının üçüncü kuvveti.

Küp ile ilgili deyimler ve anlamları

Uzun, saplı ve desenli olan eski bir toprak küp
Toprak küp

İçinde "küp" kelimesi geçen deyimler, birleşik kelimeler, açıklamaları ve örnek cümleler:

  • Küp gibi:
    1. Pek pişman: Birkaç gün sonra ilçeye küp gibi bir adam gelmiş (M. İzgü).
    2. (argo) Sarhoş: Küp gibi adam çevresine bakındı.
  • Küpe dönmek: Çok şişmanlamak: "Bu ne hal, küpe dönmüşsün, oysa sen dal gibiydin" demişti. (M. Buyrukçu)
  • Küplere binmek: Aşırı öfkelenmek: Çok öfkelendi, küplere bindi. Bu işi gerçekleştirenleri cezalandırmak için bir adamını Bursa'ya gönderdi. (İ. Çolak)
  • Küpünü doldurmak: Eline fırsat geçmişken çokça para biriktirmek: O küpünü doldurmaya bakıyor. Daha fazla kâr, daha fazla pazar; tüm hesap bu. (İlgili cümle kaynağı: C. Türüdü)
  • Akıl küpü: Çok akıllı, zeki kimse: ... nöronlarımız canlanacaktı! Süper zeki, akıl küpü çocuklar olacaktık. (N. A. Gökduman)
  • Altın küpü: Altın para biriktiren, parası çok olan: "Bizim büyükanne altın küpüdür, benim bir sözümü iki etmez, babamın da ruhu bile duymaz," diye fısıldadı. (S. Ali)
  • Boş küp: Bilgisiz kimse: İnliyor boş küp gibi lâfında ne marifet vardır? (H. Yücebaş)
  • Boyacı küpü: Fırça ile özenerek boyamanın zorluğu ve güzelliği ile daldırarak boyamanın kolaylığı ve sıradanlığı kıyaslanarak, bir işin pek kolay yapılamayacağı anlatılır. Cümle içinde "sok çıkar boyacı küpü mü bu" veya "boyacı küpü değil ya" şeklinde kullanılır.
  • Boyacı küpü değil ki (hemen daldırıp çıkarasın): Bu iş o kadar kolay ve çabuk yapılamaz: Kitapların hazırlanması için en az üç sene, bilemediniz iki sene gerekir. Boyacı küpü değil ki bu, daldır - çıkar olsun bitsin. (Kubbealtı)
  • Boyacı küpüne girmiş gibi: Çok makyaj yapan kadınlar için alay yollu söylenir.
  • Dert küpü: Derdi çok olan kimse: Çoban Ahmed Dayı dert küpüydü. Korkunç savaş yıllarında çok şeyini yitirmişti. Karısı ölmüş, oğlu da kaybolmuştu. Şehirdeki işini de kaybedince, bir köyde çobanlık yapmaya başlamıştı... (Y. Kandemir)
  • Pekmez küpünde bir sinek bulunmak: Hoş bir şeyin hoş olmayan bir parçası: Plajda çok eğlendik; pekmez küpündeki tek sinek, Erol'un bir cam parçasıyla ayağını kesmesi oldu. (N. Muallimoğlu)
  • Sır küpü: Birçok sırrı bildiği halde hiç birini açığa vurmayan kimse: Sır küpüdür, aile sırlarını asla başkalarıyla paylaşmaz. (B. Civelek)
  • Sinir küpü olmak: Aşırı derecede sinirli olmak: Eve kapanmanın verdiği üzüntüden sinir küpü olan Aysel Hanım, tıpkı bir yorgun savaşçı gibi sabaha karşı evine gelen kocasına patlamıştı. (S. Yeşilyurt)
  • Sinir küpüne çevirmek: Aşırı derecede sinirlendirmek: Bu oklar Kralı sinir küpüne çevirdi ve atını mahmuzlayarak, mızrağıyla vurmak için, atını, İmparatorun üstüne sürdü. (A. Atun)
  • Sinir küpüne dönmek: Aşırı derecede sinirlenmek: Yaşamı boyunca bizlerden bir bardak su bile istemeyen adam, aniden sinir küpüne döndü, ağzını da bozdu, kendinden geçercesine, bir şiddet sarmalında, sövgüler yağdırdı. (U. Fatih)
  • Yağmur yağarken küpünü doldurmak: Kazanç fırsatı varken yararlanarak para ya da mal edinmek: Yağmur yağarken küpünü doldurmayan susuz kalır.

Küp ile ilgili atasözleri ve anlamları

Çil çil altın paraların içinden taştığı bir altın küpü
Altın küpü

İçinde "küp" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
( * yaygın bilinen )

  • Küp içindekini sızdırır*: Dıştaki bazı izler içtekini ele verir. İnsanın konuştuklarından nasıl biri olduğu anlaşılır: Gönülde ne varsa dil onu söyler, küp içindekini sızdırır. Küpte bal varsa bal, zehir varsa zehir sızar. Eğer gönülde küfür, nifak, şirk, günah varsa dil onu söyler, onu konuşur, onu konuşmayı sever; ama gönülde iman, Kur'an, Allah'ın zikri, Allah'ın güzelliği varsa bu defa bunları zikreder. (Muhammed Hüseyin R.A.)
  • Küpe küp deyince küp adama düp der*: Birinin değersizliği sürekli yüzüne vurulursa ondan da buna benzer bir cevap alınır.
  • Küpün arkası gurbet: Görüşmedikten sonra en yakın mesafe bile insana gurbet gibi gelir.
  • Armudu sapıyla, üzümü çöpüyle, pekmezi küpüyle: Her şey kusurlarıyla ve kendine özgü nitelikleriyle birlikte değerlendirilip kabul edilmelidir. Kötü yanlarını aramak yerine iyi yanlarına bakarak iyimser olunmalıdır.
  • Boş söz küp doldurmaz: Lafla bir şeyin gerçekleşmeyeceğini ifade eder. Gerçek başarı ve fayda, sadece sözde değil, harekette ve emekte bulunur.
  • Dolu küpün sesi çıkmaz: Akılı, bilgili, olgun kimse çok konuşmaktansa susmayı tercih eder.
  • İğne ucu kadar delikten bir küp su boşalır: Bazı küçük sonunlar halife alınırsa düzeltilmesi çok zor olan problemler doğurabilir.
  • Keskin sirke küpüne zarar* (Har sirke küpünü çatlatır / Yavuz sirke küpüne ziyan eder): Öfkenin insanı tükettiğini ve bu tür duyguların daha çok sahip olana zarar verdiğini ifade eder. Öfkeli insanlar, başkalarına zarar vermek istese de, sonunda kendilerine en büyük zararı verirler.
  • Pekmezi küpten, kadını kökten al*: Her şeyin en iyisini yerinden ve bilinenden almalı. Eş olacak kadının da temiz ve soylu olanını seçmeli.
  • Su akarken testiyi doldurmalı, yağmur yağarken küpleri*: İnsan ele geçen fırsatları zamanında değerlendirmesini bilmeli.
  • Tatlıyı küpten almalı, kadını kökten: Tatlı şeylerin en kaliteli ve doğal kaynağından alınması gerektiğini, kadınların ise iyi bir aileden, köklü bir geçmişten gelmesinin önemli olduğunu ifade eder.