- Bir adı ya da adılı bir cümleye bağladığında cümle, adın sıfatı durumunda olur.
Örnek cümle: Bir çocuk ki söz dinlemez... (Söz dinlemeyen bir çocuk). - Görmek, işitmek gibi bir duyumu ya da anlamak, bilmek gibi bir durumun açığa çıkışını bildiren eylemlerle kurulan bir cümleyi başka bir cümleye bağladığında, ikincisi birincisinin öznesi ya da nesnesi yerine geçer.
Herkes bilir ki dünya yuvarlaktır. - Birinci cümlede eyleme "öyle", "o kadar" gibi belirsizlik gösteren bir belirteç, tümlece ya da özneye sayı ya da belirsizlik gösteren bir sıfat geldiğinde ikinci cümle, birinci cümlenin sonucunu gösterir ya da o eylemi, tümleci ya da özneyi nitelendirmiş olur.
Öyle bir düştü ki dizi yarıldı. - İkinci cümledeki yargının birincideki işin yapılışı sırasında görülerek şaşıldığını belirtmeye yarar.
Bir de baktım ki salonda kimsecikler kalmamış. - İki eksiksiz cümleyi bağladığında ikincisi birincideki yargıya bir kanıt olur.
Çocuklar derse girmiş olmalılar ki ortada kimseler yok. - İkinci cümle istek kipinde ya da üçüncü kişi buyruk kipinde olduğunda bu cümle birincisinin amacını gösterir.
Size uğradım ki bu haberi vereyim. - İki cümle arasında anlatılan durumların uyuşmazlığını belirtir.
Alemin ağzı torba değil ki büzesin. - Soru cümlelerinde "bilmem" eylemine bağlanarak duraksama ya da çaresizlik anlatmaya yarar.
Bilmem ki nasıl söylemeli? - Yakınma, yerme gibi duygular anlatmak için bir cümlenin sonuna getirilir.
Bu yağmurda da dolaşılmaz ki! - "Öyle, öyle bir, o kadar" gibi belirsiz belirteçlerle başlayan sözlerin sonuna getirildiğinde eyleme aşırılık ya da çokluk anlamı kadar.
Öyle bir aşk ki! - Aynı belirsiz belirteçler sıfat gibi kullanıldığında beğenme ya da şaşma duygusu anlatır.
O kadar parası var ki! - Bir soru cümlesinin sonuna getirildiğinde kuşku ya da endişe anlatır.
Ne oldu bilmem ki? - Bazı sözcüklerin konuna genellikle bir ek gibi eklenerek bir takım belirteçler, yeni ilgeçler oluşturur.
Şöyle ki, belki, halbuki, mademki vb.
Ki (kü) aynı zamanda ilgi eki de denen yapım ekidir. Adlardan "iyelik, aitlik" gibi kavramlar taşıyan yeni adlar ve sıfatlar üretir. Aşağıdaki, dünkü, içindekiler, öncekilerden vb.
Soru/Yorum Formu
»