Baba ile ilgili atasözleri ve anlamları

Güncellenme: Soru/Yorum: 0
Babasının sırtına binmiş bir kız çocuğu
Baba kız
İçinde "baba" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:

  • Baba borcu evlada düşer: Babanın değerli şeylerinin evlatlarına miras kalması gibi borçlarının da sorumluluğu mirasçılarına kalır.
  • Baba borç yapar çoluk çocuk aç yatar: Ailelerin ekonomik durumlarını dengeli bir şekilde yönetmeleri gerektiğini ve gereksiz borçlanmalardan kaçınılması gerektiğini vurgular. Ayrıca, bir kişinin borç yaparken ailesinin ihtiyaçlarını ve geleceğini düşünmesi gerektiğini hatırlatır.
  • Baba (evlat) ekmeği zindan ekmeği, koca ekmeği meydan ekmeği: Bir kadın için babasının veya çocuğunun evinde barınıp onların eline bakmak çok kötü bir durumdur; onun gönül ferahlığı ile yaşayacağı yer, kocasının evi, serbestçe harcayacağı para kocasının parasıdır.
  • Baba himmet, oğul hizmet (Derviş şeyhine, "baba himmet" demiş, şeyhi de "oğul hizmet" demiş): (atasözünün anlamı) Büyüklerin, kendilerine yardım ellerini uzatmalarını istemek için, küçüklerin görevlerini yerince yapmaları gerekir.
  • Baba kırk oğlu beslemiş, kırk oğul bir babayı beslememiş: Babalar, kaç tane olursa olsun çocuklarına bakar da çocuklar babalarına bakıp gereksinimlerini karşılamaz.
  • Baba koruk (erik, ekşi elma) yer, oğlunun dişi kamaşır (Baba eder oğul öder): Babanın yaptığı kötü işin cezasını çocuk çeker.
  • Baba malı tez tükenir, evlat gerek kazana: Sorumlu, akıllı bir evlat baba malına güvenmez, kendi yaşamını kendisi kazanır.
  • Baba mirası mum gibi çabuk söner: Çalışmayıp, yalnızca babadan kalanla yaşamını sürdürmeyi düşünen kısa zamanda yoksulluğa düşer.
  • Baba nasihati tutmayan pişman olur: Gençlere veya deneyimsiz kişilere, yaşlıların veya deneyimli kişilerin bilgeliğini ve öğütlerini değerlendirmeleri gerektiğini hatırlatmak için kullanılan bir atasözü.
  • Baba oğluna bir bağ bağışlamış, oğul babaya bir salkım üzüm vermemiş: Babalar çocukları için büyük özverilerde bulunurlar, ama çocuklar babaları için küçük bir özveride bulunmazlar.
  • Baba oğlunun fenalığını istemez: Hiçbir baba oğlunun kötü yola düşmesini istemez.
  • Baba öksüzü öksüz değil, ana öksüzü öksüz: Annesiz kalmak, babasız kalmaktan daha acıdır.
  • Baba vergisi görümlük, koca vergisi doyumluk: Bir babanın kızı için harcadığı para, hazırladığı çeyiz göstermelik olmaktan ileri geçemez. Kızın yaşam boyu süren büyük giderlerini kocası üstlenir.
  • Babadan miras kalır, adamlık kalmaz (Babadan mal kalır, kemal kalmaz): Çocuğa babasından kalan sadece mal mülktür.
  • Babadan gören sofra salar, anadan gören minder serer: Erkek çocuk babasından ev geçindirmeyi, kız çocuğu da annesinden ev işlerinin nasıl yapıldığını öğrenir.
  • Babamın adı Hıdır, elimden gelen budur: "Gücüm ancak bu kadarını yapmaya yeter" anlamında kullanılan bir atasözü.
  • Babanın kârı evlada miras: İnsanın yaşamı boyunca kazandığı neyi varsa öldüğünde bunların hepsi çocuklarına kalır.
  • Babanın (atanın) sanatı oğula mirastır: Çocuk daha küçük yaşta ister istemez babasının sanatıyla ilgilenir ve giderek bu sanatı öğrenir. Büyüyünce kendisi de bu sanatla uğraşır.
  • Babasına hayır etmeyenin kimseye hayrı olmaz: Ailesine, özellikle de babasına saygı göstermeyen ve ona iyilik yapmayan kimsenin, başka kimseye de iyilik yapmayacağını anlatır.
  • Babasından mal kalan, merteği içinden bitmiş sanır: Malı kendi emeğiyle değil de miras yoluyla elde eden kişi, onun ne büyük çabalar harcanarak kazanılmış olduğunu değerlendiremez.
  • Babasının akçası, anasının bohçası (ona, kıza koca bulur): Çirkin, kusurlu bile olsa zengin bir kız evde kalmaz.
  • Babayla oğlanın pabucu bir olunca, evde kavga eksik olmaz: (atasözünün anlamı) Ortak mal, babayla oğul arasında bile anlaşmazlık çıkarabilir.
  • Ana baba bedduasını alan onmaz: Anne ve babasını üzerek onların bedduasını alan kişi türlü felaketlere uğrar, düştüğü kötü durumu ömür boyu düzeltemez.
  • Ana baba evlat için, evlat kendi başı için: Anne ve babalar, çocukları için yaşar, yaptıkları her işi çocukları için yaparlar; oysa çocukları sadece kendilerini düşünürler.
  • Ana bahtı kızına, baba ocağı oğula kalır: Bir annenin kızına bıraktığı miras, evlilik yaşamında ona örnek olmaktır; erkek çocuğa ise babasının sorumluluğu miras olarak kalır.
  • Ana çeker zahmeti, baba alır rahmeti: Annelerin aile yaşamındaki katkıları pek hatırlanmaz, buna karşılık çocuklar kendilerine kalan mirası babalarının eseri kabul ederler.
  • Ana över, baba sever: Çocuk daha çok annesiyle beraber olduğu için her şeyiyle annesi ilgilenir. İyi yetiştirdiği zaman da çocuğuyla gurur duyar. Baba ise evladını gördüğü zaman sever ve mutluluk duyar.
  • Anam babam kesem, elimi soksam yesem: Kişi, başkasından yardım beklememeli, kendi kazancıyla geçinmelidir.
  • Anan güzel idi hani yeri, baban zengin idi hani evi: Bizim olan her şey sürekli elimizde kalmaz, geçicidir.
  • Anaya babaya hizmet, Allah'a ibadet: Anne babaya gösterilen sevgi ve ilgi ibadet kadar kutsaldır.
  • Bağ (incir) babadan, zeytin dededen kalmalı: Bağ (veya incir), bir kuşak geçecek kadar yaşlandıktan sonra bol ürün verir, zeytinin bol ürün verebilmesi için en azından iki kuşaklık bir zaman geçmelidir.
  • Bir baba dokuz evladı besler, dokuz evlat bir babayı beslemez: Bir baba, çocukları ne kadar çok olursa olsun hepsine bakar da çocuklar, babalarına bakmayı hep kardeşlerinden bekledikleri için, babaları ortada kalabilir.
  • Çocuğu okutan babanın akçası, ananın bohçası: Ailenin her iki ebeveyninin de çocuğunun iyi bir eğitim almasına katkıda bulunmasının önemini vurgular.
  • Çok çocuk anayı şaşkın, babayı düşkün eder: Ailedeki çocuk sayısının artmasının anne ve babanın daha fazla sorumluluk üstlenmek zorunda bırakabileceğini ve bu durumun onları zorlayabileceğini ifade eder.
  • Çoluğa çocuğa karışmayan, ana baba kadri bilmez: Bir insan ancak kendisi çocuk sahibi olduğunda anne ve babasının kıymetini anlar.
  • Çömlek ana yüreği, tencere baba yüreği: Anne sevgi bakımından çocuğa babadan daha güçlü bir bağ ile bağlıdır. (Çömlek ateşten indirilince bir müddet daha kaynar, tencere ise iner inmez kaynaması durur)
  • Elin övdüğünü el alır, ana babanın övdüğü evde kalır: Her anne baba kendi çocuğunu daha güzel ve nitelikli görür. Anacak kısmetinin açık olması için başkalarının da öyle görmesi gerekir.
  • Ha anan ölmüş öksüz kalmışsın, ha baban: İnsanın anne babasına olan sevgi ve bağlılığı birbirinden farklı değildir. Onun için birinin yokluğu evlat için ne kadar büyük bir kayıpsa öteki için de aynı büyüklükte kayıptır.
  • Hayırsız evlat, baba ocağına incir diker: Bir kişinin ailesine karşı sorumluluklarını ve saygısını korumasının önemini vurgular. Aile üyelerinin birbirlerine karşı iyi niyetli ve sevgi dolu davranışlarda bulunmaları gerektiğini hatırlatır.
  • İyi evlat babayı vezir, kötü evlat rezil eder: Babaya ün kazandıran da el içine çıkamayacak bir duruma düşüren de çocuklarının tutumlarıdır.
  • Karga mandayı babası hayrına bitlemez (Saksağan, danayı babası hayrına bitlemez): Bir kimse başkasına hizmet ediyorsa bunda kendisinin de çıkarı vardır.
  • Katıra "baban kim?" demişler, "dayım at" demiş: Aşağılık duygusu içinde bulunan kişi, kendisini olduğu gibi göstermeye utanır da kötü yönünü gizler, sadece iyi yönüyle övünür.
  • Oğlan babadan (atadan) öğrenir sofra açmayı, kız anadan öğrenir bıçkı biçmeyi: Erkek çocuk, erkeklerin yapması gereken şeyleri babasından, kız çocuk da kadınların yapması gereken şeyleri annesinden öğrenir; anne ve baba bunları bilmiyorsa çocuktan böyle şeyler beklenemez.
  • Oğlan babaya kız anaya yar olur: Erkek çocuk babasına, kız çocuğu da annesine özenir ve düşkün olur.
  • Oğlanın şaşkını, babasının zenginliğini metheder: Kişinin sadece babasının varlığına dayanarak kendi değerini veya başarısını belirlememesi gerektiğini vurgular. Bir kişinin kendi çabaları ve yetenekleriyle kendi kimliğini oluşturması ve başarılar elde etmesi önemlidir.
  • Yüz koyunlu babam kalmaktan, bir yüksüklü anam kalmak yeğdir: İnsanın varlıklı ama şefkat göstermeyen babasından, yoksul ama sevgi dolu annesi daha iyidir.

Ayrıca bakınız: Baba ile ilgili deyimler
( 0 soru/yorum )