- Mülkünün geliri ile geçimini sağlayan kişi: İşçi semtlerinden apartmanlar yükseliyordu, dünün gecekonducu emekçileri bir gecede ve bir imzayla rantiye sınıfına geçiyorlardı. (E. Atasü)
- Emek sarf etmeden, ciddi yatırım yapmadan kolayca kazanç sağlayan kimse: Emperyalizmin başta gelen ekonomik temellerinden biri olan sermaye ihracı”, rantiye tabakasının üretimden kopuşunu artırarak, "denizaşırı bazı ülkelerin toptan asalaklaşmasına" yol açıyordu. (İlgili cümle kaynağı: Y. Akdağ)
- Rantiye, serbest piyasa ekonomisinde, sermaye birikimi sağlamak için menkuller ve banka mevduatları (faiz vb.), kıymetli kağıtlar (tahviller, vb.), mevduatlar gibi gayrimenkuller edinip bunların rantıyla (karı veya geliriyle) geçinenler. (Z. Yıldız)
Rantiye nedir ne demektir? Anlamı
( 0 soru/yorum )
Soru/Yorum Formu
»