- Yetişkin adam, er, er kişi, bay: O artık gerçek bir erkek olmuş, geyiği avlamakla bunu kanıtlamıştı (A. K. Senan).
- İnsan, hayvan ve bitkilerin dişiyi dölleyecek biçimde yaratılmış cinsten olanı: Ondan iki cinsi, erkek ve dişiyi var etti. (Kıyame suresinden)
- Koca: Erkeği savaşa katılmıştı.
- (sıfat) Kopça, çıtçıt, elektrik fişi, geçme vb. gibi birbiri içine girerek bir iş gören ya da bütünleşen iki şeyin çıkıntılı olanı: Bir tarafında fişe takılan erkek uç vardı. (M. Asal)
- (mecazi) Mert: Erkek adam sözünde durur.
- (sıfat) Sert, kolay bükülmez: Erkek demir, erkek bakır.
Erkek ile ilgili deyimler ve anlamları
İçinde "erkek" kelimesi geçen deyimler, açıklamaları ve örnek cümleler:
- Erkek Fatma (Ayşe): (deyiminin anlamı) Erkek gibi sert davranışları olan kızlar için kullanılır: Bu Erkek Fatma kızlar çok gözü kara olurlardı. En azgın oğlanları bezdirirler, hatta kafalarını bile yararlardı. (A. Tunç)
- Erkek gibi: Erkeğe yakışır, erkeğe benzer: Türk toplumunda kadın da, erkek gibi savaşçı idi. Onlar da erkekler gibi ata biner, silah kullanır, düşmanla savaşırlardı. (H. B. Öngel)
- Erkek olmak: Erkeğe yaraşır davranışlarda bulunur duruma gelmek: Bu ne yufka yüreklilik! Erkek ol, erkek! Oturup ağlayacaksın neredeyse. (D. Avcıoğlu)
- Erkekliğe sığmamak: Erkeğim diye gezen birinin yapacağı bir iş değil: Nikâhlını bu halde bırakmak erkekliğe sığmaz. (A. Tohumcu)
- Erkekliğine yedirememek: Mertliğe, yiğitliğe yakıştıramamak: Arkadaşını bırakıp kaçmayı erkekliğine yediremedi. (O. Özdeş)
- Erkeklik öldü mü?: Haksızlığa karşı koymak, mertlik göstermek gerekir anlamında söylenir: Erkeklik öldü mü? Bu kızı yedirecek miyiz o leş kargalarına? (E. Bener)
- Erkeklik sende (bende) kalsın: Karşındakinin yakışıksız davranışına uyup da tatsızlık çıkarma, efendice davran, ağırbaşlılığını bozma: Erkeklik sende kalsın dedim kendi kendime, ilişme şunlara.
- Erkeklik taslamak: Kendini erkek gibi göstermek, erkekçe davranışta bulunmak, kabadayıca davranmak: Erkeklik taslıyor, yalancı horoz! (S. Faik)
- Elinin hamuruyla erkek işine karışmak: (Kadınlar için) Beceremeyeceği işleri yapmaya kalkışmak: Hanım, ben elimin çamuruyla senin işine karışmayayım, sen de elinin hamuruyla erkek işine karışma! (H. E. Altay)
- Eline erkek eli değmemiş olmak: Kız, namuslu olmak: Annenize çok bağlı, dini bütün, eline erkek eli değmemiş, bugüne kadar hiçbir erkeğe iki satır mektup dahi yazmamış, güzel, hem de çok güzel bir kızsınız. (R. Ilgaz)
- (Bir kadın bir erkekte) Gözünü açmak: Kadın ilk ilişkiyi o erkekle kurmuş olmak: Ondan başkasına kocam diyemezdi. Gözünü onda açmıştı, onda kapatmalıydı. (F. Ç. Kabadayı)
Erkek ile ilgili atasözleri ve anlamları
İçinde "erkek" sözcüğü geçen atasözleri ve anlamları:
( * yaygın bilinen )- Erkek aslan, aslan da; dişi aslan, aslan değil mi?*: (atasözünün anlamı) Güçlülük ve yüreklilik yalnız erkeklere özgü değildir. Kadın da güçlü ve yürekli olabilir: Aslan aslandır ha erkek olmuş ha kadın fark etmez. (M. F. Işık)
- Erkek/Aslan dişisine bakar da kuvvet alır: Erkeğin hayatındaki kadının ona güç ve destek verdiğini ifade eder. Bir erkeğin karısından aldığı moral, cesaret veya motivasyonun onun güçlenmesine katkıda bulunduğunu vurgular.
- Erkek eşeğinden, kadın eşiğinden/döşeğinden belli olur (İyi adam eşeğinden, iyi karı döşeğinden belli olur): Erkek evin geçiminden, kadın da evin düzeninden sorumludur.
- Erkek fedakâr, kadın vefakâr gerek: Erkek, ailesini geçindirmek için zor şartlarda bile yılmadan mücadele eder. Ama karısından da sevgi ve destek bekler.
- Erkek getirmeyi, kadın yetirmeyi bilmeli*: Erkek çalışıp kazanmakla, anne tasarruflu olmakla yükümlüdür.
- Erkek iş başında kadın aş başında belli olur: Toplumda, herkes yaptığı iş doğrultusunda, yani üretkenliğiyle kendisini gösterir.
- Erkek korkusu, Allah korkusu: Kadın erkeğinden korkmaz, onu dinlemezse o ailede düzen olmaz.
- Erkek koyun kasap dükkanına yakışır*: Miskin erkek, yaşamaya layık değildir.
- Erkek kuş gezer havai, dişi kuş yapar yuvayı: Erkek evinin eksiğini pek bilmediği için o yalnızca kendi işleriyle uğraşır.
- Erkek sel, kadın göl*: Ev ekonomisinde, tutumlu olan ya da olması gereken erkek değil, kadındır.
- Erkekliğin onda dokuzu kaçmaktır*: Cesaretin her zaman doğrudan çatışmaya girmekle değil, bazen de tehlikeden kaçınmakla gösterildiğini ifade eder.
- Erkeksiz ev, yelkensiz gemiye benzer: Erkeksiz evde geçim çok zordur. Çünkü kadın ne kadar çabalarsa çabalasın bir aile de erkeğin yapması gereken işler vardır. Kadının bunların hepsinin altından kalkması zordur.
- Erkeği olmayanın evi güneş almaz: Erkeksiz bir evin huzursuz ve eksik olacağını ifade eder. Bu atasözü, erkeğin evdeki varlığının önemli olduğunu ve onun yokluğunda evde düzen ve mutluluğun eksik kalacağını belirtir.
- Erkeği rezil eden de, vezir eden de karısı: Evine, ailesine düşkün kadın şartlar ne olursa olsun kocasının yüzünü kara çıkaracak bir davranışta bulunmaz. Fakat evini, erkeğini ihmal edip zevk ve eğlenceyi dışarda arayan kadın, erkeğini insan içine çıkamaz duruma getirir.
- Erkeğin elinde çubuk, kadının elinde çocuk: Erkek işini bilmeli, kadında çocuklarına iyi bakmalıdır.
- Erkeğin elinin kınası, kadının yüzünün karası*: "Çapkınlık yapmak erkekler için tabiîdir, kadın için ise affedilmeyecek bir kusurdur" anlamında kullanılır.
- Erkeğin güzeli tıraşından, kadının güzeli yürüyüşünden bellidir: Erkeğin güzelliği temiz yüzünden belli olurken, kadının güzelliği yürüyüşüne yansır.
- Erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer*: Kendini bir erkeğe beğendirmek isteyen kadın, ona güzel yemekler hazırlamalıdır.
- Erkeğin maaşı kadının yaşı sorulmaz: Erkekler kazandıkları paranın miktarının bilinmesini istemezler. Aynı şekilde kadın da yaşlanmaktan korktuğu için yaşının bilinmesini istemez.
- Erkeğin nefsi birdir, kadınınki dokuz: Kadın güzel ve alıcı şeylere aldanmaya daha meyillidir. Bu nedenle yanılması çok kolay olur. Böyle konularda erkekler daha mantıklı davranırlar.
- Erkeğin sermayesi kesesi, kadının sermayesi güzelliğidir: Erkekte kazanç, kadında da güzellik aranır.
- Altın başlı kadından cılız başlı erkek daha iyi: Bir kadınla parası için evlenen erkek her konuda karısına boyun eğmek zorunda kalır. Böyle olmaktansa fakir yaşamak daha iyidir.
- Avradı eri saklar, peyniri deri: Bir kadının ne şekilde yaşayacağı kocasının tutumuna bağlıdır.
- Dünya dört kulplu tekne, ikisinden kadın tutar, ikisinden erkek: İnsan neslinin devamı kadın ve erkek sayesinde olur.
- Er emekli olursa, kadın yemekli olur: Erkeğin çalışkan ve emekli olması durumunda eşiyle birlikte ailenin refahını ve yaşam standartlarını iyileştireceğini ifade eder (emekli olursa: emek harcarsa).
- Er erden biter, tohum yerden: Adam gibi bir insanın ancak değerli ve düzgün bir aileden yetişeceğini vurgulayarak, ana babanın ve eğitim sürecinin önemini anlatır.
- Er gelir ev taşar, er gider ev şaşar: Erkeğin evin temel direği olduğunu, evde erkeğin varlığının evin düzeni ve refahı için ne kadar önemli olduğunu ifade eder.
- Er getire, hak getire: Kocasının kazancı kadına az veya çok görünmemelidir, yeter ki dürüst kazanılsın.
- Er getirir, kadın yetirir: Ailenin ekonomik düzeninde erkeğin parayı kazanan, kadının ise bu parayı idare eden kişi olduğunu ifade eder.
- Er kemaliyle, avrat cemaliyle anılır: Erkek olgunluğuyla, kadınsa güzelliğiyle söz konusu olur.
- Er kocadıkça koç olur, karı kocadıkça hiç olur: Erkek, yaşlandıkça olgunlaşır ve daha güçlenir, kadın ise yaşlandıkça çöker ve eski cazibesini yitirir.
- Er olsun da evi olmasın: Erkeğin karakterinin ve niteliklerinin maddi varlıklarından daha önemli olduğunu ifade eder.
- Er var karının derdini çeker; karı var erin derdini çeker: Bazı erkeklerin eşlerini mutlu ettiğini, bazılarının ise dert verdiğini ifade eder. Aynı şekilde, bazı kadınlar da eşlerine destek olurken, bazıları sıkıntı yaratır. Evlilikte karşılıklı anlayış ve destek önemlidir.
- Erdir adamı ağartan, erdir adamı karartan: Erkeğin iyisi yüz güldürür, kötüsü bela getirir.
- Eri olmayanın yeri olmaz: Kocası olmayan kadının tek başına yaşaması zordur. Bu yüzden düzenli bir yaşam süremez.
- Erim er olsun da yerim çalı dibi olsun: Kadının kocasının fakir olması önemli değildir, yeter ki aile sorumluluklarını yerine getirsin.
- Erine göre bağla başını, tencerene göre kaynat (pişir) aşını (Kocana göre bağla başını, harcına göre pişir aşını)*: Kadın, davranışlarını, giyimini kocasının tutumuna göre ayarlar. Aynı şekilde her aile harcamalarını bütçesine denk getirmelidir.
- Ersiz avrat, dizginsiz at gibidir: Kadının eşi olmadan toplumsal yaşamda zorlanabileceği ve denetim ihtiyacını vurgular. Dizginsiz atın kontrolsüz hareket etmesi gibi, yalnız kadının da zorluklarla baş etmede destek veya yönlendirici birine ihtiyaç duyabileceği anlamına gelir.
- Evi erkek yapar, yuvayı kadın: Bir evin şeklini, düzenini, temizliğini sağlayan kadındır. Erkek de bütün bunların yapılması için gerekli olan ihtiyaçları sağlar.
- Evin direği erkek, duvarı kadındır: Evi erkek geçindirir ama kadın çekip çevirir.
- Her bıyık buran erkek, her çarşaf örten kadın olmaz: Görünüşe aldanmamak gerektiğini, dış görünüşün her zaman gerçek kişiliği yansıtmadığını ifade eder. Yani, bıyık buran her erkek gerçek bir erkek, her çarşaf giyen her kadın ise gerçekten kadınlık niteliklerine sahip olmayabilir.
- Kadın erkeğin eşidir, evinin güneşidir: Kadının görevi yalnızca kocasına olan görevlerini yerine getirmek değildir. Kadın ayrıca evin güzelliğini ve mutluluğunu sağlamakta önemli rol oynar.
- Kadını evinden, erkeği pirinden sorarlar: Bir kadının ne kadar temiz ve titiz olduğu evinden belli olur. Erkek ise yanında yetiştiği kimselerden sorulur.
- Kadının fendi erkeği yendi*: (atasözünün anlamı) Kadınlar, erkeklerden daha kurnazdırlar. Türlü türlü oyunlarla erkekleri kandırırlar.
- Kadının namusu erkeğin onurudur: Erkek karısının namuslu ve evine sadık bir kadın olmasından büyük bir mutluluk duyar.
- Kadının şamdanı altın olsa mumu dikecek erkektir*: Kadının çeyizi ne kadar zengin, yardımı ne ölçüde çok olursa olsun, evin giderlerini karşılayan erkektir.
- Karının bir aklı, erkeğin dokuz aklı vardır: Kadın her ne kadar kurnaz davransa da erkek çoğu zaman haklıdır.
- Karısız evi, parasız erkeği, vur ateşe yansın: Kadınsız bir ev ve parasız bir erkek işe yaramaz.
- Söz avratlarındır, iş erkeklerin: İş yapmak yerine boş gezen kimselerin dedikodu yapan kadınlardan farkları yoktur.
- Ürkek olma, erkek ol: Erkekliğinden gereklerinden biri de cesarettir. Erkeğe ürkeklik yakışmaz.
Erkek ile ilgili birleşik kelimeler
- Erkek bakır: Kolay ısınıp geç soğuyan, sert bir bakır türü.
- Erkek demir: Bir tür sert demir.
- Erkek erkeğe: Yalnız erkekler ile, yalnız erkekler arasında: "Dışarı çıkalım erkek erkeğe konuşalım" dedi. (M. Şekeroğlu)
- Erkek milleti: Toplumun erkek cinsten oluşan bölümünün tümü: Erkek milleti kuyruğu dik tutmak zorundaydı. (E. Ebru)
- Erkek tarafı: Evlenme sürecinde olan erkeğin ailesi ve akrabaları; oğlan tarafı.
- Erkek taş: Gözenekleri az, dolayısıyla sert olan taş.
Soru/Yorum Formu
»