Kadın köle, cariye: Haremlerde barınan ve konumlarına göre, "besleme", "halayık" denen kızlar, köle olmadıkları gibi, bunlara ücret de ödenmez, ancak gördükleri hizmete karşılık büyütülüp eğitilerek gelin edilirlerdi. (İ. Tekeli)
- Halayıklı: (sıfat) Halayığı olan: Böylece küçük Sâmiha bilhassa babasının ve bütün ailenin sevgi çemberi içinde eski büyük aile tipinin dadılı halayıklı havasını teneffüs ederek büyür. (İlgili cümle kaynağı: A. Yüksel)
Halayık ile ilgili atasözleri ve anlamları
İçinde "halayık" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
( * yaygın bilinen )
- Halayıktan (beslemeden) kadın olmaz, gül ağacından (dalından) odun olmaz*: Her şey, kendisinden beklenen görevi yapabilecek niteliklere sahip olmalıdır.
- Ahmak gelin yengeyi halayığı sanır*: Ahmak kimse kendisini koruyup gözeten kişiye hizmetine verilmiş biri gözüyle bakar ve saygısız davranışlarıyla onun gönlünü kırarak hizmetinden yoksun kalır.
- Hanım kırarsa kaza, halayık (hizmetçi) kırarsa ceza* (Hanım kırarsa hayır ola, halayık kırarsa kör ola): İş buyuranların yaptıkları yanlışlıklar hoş görülür de, buyruk altındakilerin yanlışlıkları suç sayılır.
- Hatun ele girince, halayığı hoş görmek gerek: Evlenen veya bir başkasının himayesine giren kadının çevresindeki kişilere, özellikle ona hizmet eden veya yakın olan kimselere anlayışlı ve hoşgörülü davranmak gerektiğini anlatır. Eğer halayık kıskançlık gösterirse, bu durumun doğal karşılanması ve huzurun bozulmaması için sabırlı olunması gerektiği anlamına da gelebilir (?).
- Her kadın evinin hem hanımı hem halayığıdır: Kadın, evinin hem hizmetçisi hem de hanım efendisidir.
- Kavak ağacından odun, halayıktan kadın olmaz: Kötü malzemeyle iyi iş üretilmez. Aynı şekilde başkalarına hizmetçilik yapan kişi de varlıklı, soylu birine eş olmaz (?).
Soru/Yorum Gönder