![]() |
Kale |
- Eskiden düşmana karşı koymak için stratejik yollar üzerinde, askeri önemi olan kentlerde, geçit ve dar boğazlarda yapılan yüksek, kalın duvarlı, borçlu ve mazgallı geniş yapı, kermen, germen.
- Futbol gibi kimi spor oyunlarında topun içinden geçirilmesine çalışılan, birbirine koşut iki dikey direk ve bunların üzerine bindirilmiş yatay bir direkten oluşan, arka ve yan yüzleri ağ ile kapatılmış yer.
- Satrançta, sağa, sola ve ileri, geri olarak bir ya da daha çok hane sürülebilen taş.
- (mecazi) Bir şeyin savunulduğu, sürdürüldüğü, o şeyin güçlü bir merkezi durumundaki yer.
İlgili birleşik kelimeler
- Kale alanı: (spor) Hem kalecinin özel koruma hakkını, hem de kale vuruşu için topun yerleştirileceği yeri gösteren çizgilerle sınırlandırılmış, kale önündeki alan.
- Kale bedeni: Kalenin ana duvarları.
- Kale burcu: Kalelerin savunma kulesi.
- Kale çizgisi: Kale doğrultusunda iki yana uzanan ve oyun alanını sınırlayan, topun, oyun sırasında, kale direkleri arasında, bu çizgiyi aşarak kaleye girmesi gol olmasına yol açan çizgi.
- Kale dışı: Futbolda topun, karşı takım oyuncularınca kale direkleri dışında kalan dip çizgiden dışarı atılması, aut.
- Kale direkleri: Kaleyi oluşturan üç direk.
- Kale dizdarı: (tarih) Osmanlı Devleti'nde kaleyi korumakla görevli asker ya da komutan.
- Kale hendeği: Surları çevreleyen, savaş sırasında içine su doldurulan hendek.
- Kale korkuluğu: Kalelerde mazgal ve mazgal siperlerinin oluşturduğu, dişli gibi girintili, çıkıntılı duvarlar.
- Kale meydanı: Kalenin ortasında kale muhafızlarının toplanma ve eğitim yeri.
- Kale vuruşu: (spor) Top karşı takım oyuncularınca kale çizgisi dışına çıkarıldığında, yeniden oyuna sokulması için yapılan vuruş.
İlgili deyimler ve anlamları
İçinde "kale" kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:
- Kale gibi: Pek büyük, sade ve sağlam (yapı).
- Kaleyi içinden fethetmek: Davayı, hasım tarafından birinin yardımıyla kazanmak.
Soru/Yorum Gönder