Dünya ile ilgili atasözleri deyimler ve anlamları

Güncellenme: Soru/Yorum: 0

İlgili deyimler ve anlamları


Dünya Gezegeni
Dünya
İçinde "dünya" kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:

  • Dünya ahiret kardeşim (bacım) olsun: (deyiminin anlamı) Karşı cinsten bir kişi ya da bir tanıdıktan söz ederken "ona el sürmem, kötü gözle bakmam" anlamında kullanılır.
  • Dünya Alem: Herkes.
  • Dünya, başına dar olmak (gelmek): Çok sıkılmak, büyük bir çaresizlik içinde kalmak.
  • Dünyası başına yıkılmak: Büyük bir yıkıma uğrayıp bütün umutlarını ve mutluluğunu yitirmek.
  • Dünya bir araya gelse: Bütün insanlar tersini savunsa ya da engel olmaya kalksa da yeterli olmaz: Dünya bir araya gelse, dediğinden dönmez.
  • Dünya durdukça: Sonsuza değin, ebediyen.
  • Dünya durdukça durasın: Çok yaşa, Allah sana uzun ömürler versin.
  • Dünya evi: Evlilik.
  • Dünya evine girmek: Evlenmek
  • Dünya, gözüne (ona) zindan olmak: Büyük bir karamsarlık ve umutsuzluk içine düşmek.
  • Dünya gözüyle (görmek): Ölmeden önce sağlığında (görmek).
  • Dünya güzeli: Olağanüstü güzel (kadın).
  • Dünya kadar: Pek çok.
  • Dünya kazan ben kepçe: Bir şeyin çok arandığını, her yerin dolaşıldığını anlatır.
  • Dünya kelamı: İlahi olmayan söz.
  • Dünya kelamı konuşmak: Olup bitenlerden konuşmak.
  • Dünya malı (nimeti): Varlık, servet.
  • Dünya penceresi: Göz.
  • Dünya varmış: Sıkıntılı bir durumdan kurtulan kişinin söylediği söz.
  • Dünya yıkılsa umurumda değil: Hiçbir şeyle ilgilenmez, sorumluluk duygusu taşımaz, tasasız, kaygısız.
  • Dünya yüzü görmemek: Rahata ve huzura kavuşamamak.
  • Dünyada: Hiçbir vakit, asla: Dünyada olmaz, bu hediyeyi kabul edemem.
  • Dünyadan elini eteğini çekmek: Bir kenara çekilip çevresiyle ilgisini kesmek, dünya işleriyle ilgilenmez olmak.
  • Dünyadan (dünyasından) geçmek (el çekmek): Hiçbir şeye ilgi duymaz, kimseyle görüşmez, toplumla ilgilenmez olmak.
  • Dünyadan haberi olmamak: Çevresinde olup bitenleri bilmemek.
  • Dünyalar onun olmak: Çok sevinmek.
  • Dünyanın dört bucağı: Dünyanın her yanı, her yönü.
  • Dünyanın kaç bucak (köşe) olduğunu anlamak: Dünyada neler, ne gibi güçlükler olduğunu, ne gibi dalavereler çevrildiğini, insanın başına neler gelebileceğini öğrenmek.
  • Dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek: Gereken cezayı vermek, hakkından gelmek.
  • Dünyanın öbür (bir) ucu: Pek uzak olduğu düşünülen yerler için söylenir.
  • Dünyaya gelmek: (İnsan) Doğmak.
  • Dünyaya getirmek: Doğurmak.
  • Dünyaya gözlerini kapamak: (İnsan) Ölmek.
  • Dünyaya kazık kakmak (çakmak): Pek uzun ömürlü olmak.
  • Dünyayı gözü görmemek: Üzüntü, öfke, karamsarlık ve çok mutlu olma gibi durumlarda, başka bir şey düşünememek, ölçülü davranamamak.
  • Dünyayı toz pembe görmek: Her şeyi güzel ve iyi yönleriyle ele almak.
  • (Birine) Dünyayı zindan etmek: Çok sıkıntılı bir duruma sokmak.


İlgili atasözleri ve anlamları


Hareketli dönen Dünya animasyonu
Dünya
İçinde "dünya" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:

  • Dünya bir, işin bin: (atasözünün anlamı) Bu dünyada insanın önceden düşünemediği, türlü türlü durumlar ortaya çıkar.
  • Dünya malı dünyada kalır: Bir maldan ancak yaşanılan süre içinde yararlanılabilir.
  • Dünya ölümlü, gün akşamlı: Hiçbir şey sürekli değildir, her iyi durumun bir sonu vardır.
  • Dünya (Peygamber, Sultan) Süleyman'a bile kalmamış: İnsan ne kadar zengin, ne kadar güçlü olursa olsun dünyadan göçüp gidecektir.
  • Dünya tükenir, yalan tükenmez: Yalanın yaygınlığını anlatır.
  • Dünyada tasasız baş, bostan korkuluğunda bulunur: Bu dünyada derdi olmayan insan yoktur.
  • Dünyanın ucu uzundur: İnsan hep geleceği düşünmeli, davranışlarında ihtiyatlı olmalı, ilerde birçok yeni olaylarla karşılaşacağını unutmamalıdır.
  • Dünyayı sel bassa ördeğe vız gelir: Bir çok kimse için yıkıma yol açan bir olay, bazı kimseleri ilgilendirmeyebilir, onlar için bir olağanüstülük taşımayabilir.
( 0 soru/yorum )