Kesmek nedir ne demektir? İlgili atasözleri deyimler ve anlamları

Güncellenme: Soru/Yorum: 0
Bir ağaçta oturduğu dalı testere ile kesen takım elbiseli iş adamı.
Bindiği (oturduğu) dalı kesmek
  1. Bıçak, makas gibi kesici bir araçla bir şeyi ikiye ayırmak: Balıkçı yem kesmek üzere bıçağını çıkarırken, yine havalandı. (S. Faik)
  2. Dibinden ayırmak: Ağacı kesmek. Dalı kesmek.
  3. Düzgünce parçalara ayırmak: Eti kesmek. Elmayı kesmek.
  4. Kesici bir araçla yaralamak: Parmağını kesmek.
  5. Ucunu almak: Saç kesmek. Tırnak kesmek.
  6. Boğazlamak: Ben güzün kazları kestiğimiz zaman... (D. Akçam). Boynumu kesse gık demezdim (N. Cumalı). Kurban kesmek.
  7. Son ya da aralık vermek: Bu ilaç ağrıları hemen keser. Konuşurken sözümü kesme. İlişkisini kesmek.
  8. Akımı durdurmak: Elektriği kesmek.
  9. Belirtmek, kararlaştırmak: Nişan gününü daha kesmedik. Söz kesmek.
  10. Alıkoyup vermemek: Vergi ve sigortayı aylıktan keserler.
  11. (Para için) Basmak: Devletten başkasının para kesmesi yasaktır.
  12. Azaltmak, güçleştirmek: Vapur yolunu kesti. Fırtına teknenin yolunu kesiyor.
  13. (İskambil kağıtları için) Sıralamasını değiştirmek için kağıt destesinin üzerinden bir bölümünü kaldırıp öte yana koymak: Kağıdı kim kesecek?
  14. Gidermek: Çay harareti keser.
  15. Susmak: Kes, çok konuşma! Gürültüyü kesin!
  16. (argo) Çok konuşmak.


İlgili deyimler ve anlamları


İçinde "kesmek" kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:

  • Kesip (kestirip) atmak: (deyiminin anlamı) Daha düşünülmesi, konuşulması gerekirken kesin yargıya varmak: Babam "üniversite okumayana verecek kızım yok benim," diyerek kestirip attı. (İlgili cümle kaynağı: T. Bora)
  • Kesip biçmek: Vururum, öldürürüm gibi sözlerle gözdağı vererek yıldırmak istemek.
  • (Birinin) Kestiği (attığı) tırnak olamamak: Değerce, söz konusu kimseden, pek aşağı olmak: Yok, eğer mum gibi dosdoğru cevâb istersen: Babanın kestiği tırnak bile olmazsın sen. (M. A. Ersoy)
  • Bindiği (oturduğu) dalı kesmek: Kendi için bir şeyler yapıyım derken aslında kendine geri dönüşü olmaz zarar vermek: Bindiği dalı kesen insanoğlu, para kazanma hırsından dolayı Dünya'nın yok oluşunu görmemekte ya da görmek istememektedir. (E. Akyüz)


İlgili atasözleri ve anlamları


İçinde "kesmek" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:

  • Kes parmağını çık pazara, em (merhem, ilaç) buyuran çok olur: İnsanın başına bir hal gelince herkes bir akıl verir ama acıyı çeken bilir.
  • Kesmez (kör) bıçak ele, iş bilmeyen avrat dile: Kör bıçak hiçbir işe yaramadığı gibi üstüne üstlük bir de eli keser, elinden bir iş gelmeyen kadında çok konuşup kafa şişirmekten başka bir işe yaramaz.
  • Keskin sirke küpüne (kabına) zarar: (atasözünün anlamı) Öfkeli, sert kimsenin zararı en çok kendisinedir.
  • Kesilen baş, (bir daha) yerine konmaz: Düşünülmeden yapılan her zararı sonradan düzeltme olanağı yoktur.
( 0 soru/yorum )