![]() |
Deli |
- Deli bayrağı açmak: Aşık olmak.
- Deli divane olmak: (deyiminin anlamı) Bir şeye ya da bir kimseye aşırı derecede tutkun olmak.
- Deli gibi sevmek: Çok sevmek, sırılsıklam aşık olmak.
- Deli ırmak: (halk dilinde) Suyu bol ve çok hızlı akan ırmak.
- Deli kızın çeyizi gibi: Gereği yokken ortaya dökülen ya da çeşitli olması uygunken hep aynı çeşitten düzülen eşya hakkında söylenir.
- (Bir şey için, bir şeye) Deli olmak:
- Çok sevmek.
- Çok sinirlenmek.
- Deli orman: Çok sık ve gür orman.
- Deli pösteki sayar gibi: Çok karışık, çok parçalı ve bunaltıcı bir işle uğraşırken söylenir.
- Deli Raziye: Delişmen, delice davranışlarda bulunan kız ya da kadın.
- Deli saçması: Aşırı derecede saçma ve anlamsız söz.
- Deli saraylı gibi: Acayip biçimde giyinmiş, süslenmiş.
- Deliliğe vurmak: Ciddiye almayıp deli gibi davranmak.
- Delinin eline değnek vermek: Kötülük yapabilecek bir kimseye fırsat vermek.
- Delinin zoruna bak: Hareketlerinde ve sözlerinde uyum olmayan, uygunsuzluk eden birine karşı küçümseme anlamında söylenir.
- Deliye dönmek: Pek çok sevinmek ya da pek çok endişelenmek.
Bakınız: Deli İle İlgili Atasözleri ve Anlamları.
Soru/Yorum Gönder