Kara (siyah) ile ilgili deyimler atasözleri ve anlamları

Güncellenme: Soru/Yorum: 0

İlgili deyimler ve anlamları


İçinde "kara" kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:

  • Kara ağızlı: Uğursuz.
  • Kara bahtlı: Şanssız, kısmetsiz, talihsiz.
  • Kara bela:
    1. Büyük sıkıntı ve güçlük.
    2. (şaka) Esmer.
  • Kara cahil: Hiç bilgisi olmayan, çok cahil.
  • Kara cehennem: Yüzü gülmez, asık suratlı esmer.
  • Kara cümle: (şaka) Aritmetikte dört işlem.
  • Kara çalı: İki kişinin arasına girip aralarını bozan kimse.
  • (Birine) Kara çalmak (sürmek): İftira etmek, lekelemek.
  • Kara damaklı: İnatçı, aksi.
  • Kara gün: Üzüntülü, sıkıntılı zaman: Kara gündür gelir geçer / Gamlanma gönül gamlanma (Karacaoğlan)
  • Kara gün dostu: Sıkıntılı günlerde de dostluğunu sürdüren ve yardımcı olan kişi.
  • Kara günlere kalmak: Bir yıkıma uğramak.
  • Kara haber: Ölüm ya da felaket haberi.
  • Kara kaplı (defter): Öğretmenin öğrencilere not verdiği defter.
  • Kara kaplı kitap: (şaka) Tanık olarak alınan kitap.
  • Kara kara düşünmek: Çok üzüntülü düşünceye dalmak; kötümser ve karamsar bir durumda düşünmek.
  • Kara kedi geçmek: → Aralarından kara kedi geçmek.
  • Kara kuru: Esmer ve zayıf.
  • Kara liste: Şu ya da bu kimselerde zararlı diye saptanan ve cezalandırılmaları ya da yok edilmeleri düşünülen kişilerin listesi.
  • Kara maşa: Zayıf, esmer, ufak tefek kız ya da kadın.
  • Kara oğlan: Esmer genç.
  • Kara sürmek (çalmak): (mecazi) Lekelemek, bir kimseyi suçlamak.
  • Kara yağız: Karaya yakın koyu esmer.
  • Kara yas: Büyük üzüntü.
  • Kara yer: Toprak, mezar.
  • Kara yüz: Utanç verici, yüz kızartıcı durum.
  • Karalar giymek (bağlamak): Yas tutmak.
  • Karaları çıkarmak: Yas sona ermek.
  • Karası elinde: Başkalarına iftira atmaktan zevk alan, iftiracı.


İlgili atasözleri ve anlamları


İçinde "kara" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:

  • Kara, gözde olsun, yüzde olmasın: İnsan utanılacak durumdan uzak kalmalı.
  • Kara gün kararıp kalmaz (durmaz), koç yiğit bunalıp ölmez: İnsanın sıkıntılı günleri sürüp gitmez, arkasından ferah günlerde gelir.
  • Kara (kötü) haber tez duyulur: (atasözünün anlamı) Ölüm ya da başka felaketlerle ilgili haberler eşin dostun kulağına çabuk yetişir.
  • Karaya (esmere) al bağla, geç karşısına ağla: Esmer insanlara al yani kırmızı giysi hiç yakışmaz.
  • Karaya sabun, deliye öğüt neylesin: Bir şey düzelmeyecek durumdaysa düzeltmek için ne yapılsa yararı olmaz.

Ayrıca bkz.: Kara (toprak) ile ilgili deyimler ve anlamları
( 0 soru/yorum )