![]() |
Tavuk yumurtası |
- (biyoloji) Bir dişinin vücudunda oluşan, yumurtlama ve döllenmeden sonra aynı türden bir yavruyu oluşturan, içinde yedek besin maddesi, etrafında koruyucu bir kabuk bulunan canlı hücre: Balık yumurtası. Kuş yumurtası. Kaplumbağa yumurtası. Böcek yumurtası.
- Tavuk yumurtası: Sahanda yumurta. Rafadan yumurta.
- (mecazi) Erbezi: Koç yumurtası.
- Çorap onarmakta kullanılan yumurta biçiminde, tahta ya da mermer kalıp.
- Yumurta biçiminde olan: Yumurta topuklu ayakkabı. Yumurta kafa.
İlgili birleşik kelime ve fiiller
![]() |
Haşlanmış yumurta |
- Yumurta akı: Kanatlı hayvan yumurtalarının piştikten sonra katılaşıp beyaz bir renk alan ve albümince zengin bölümü.
- Yumurta bezek: Yumurta biçiminde mimari süs.
- Yumurta kanalı: (anatomi) Dişi üreme organında yumurtayı yumurtladıktan sonra dışarı götüren kanal.
- Yumurta ökçe: Orta yükseklikte ve az sivri ökçe.
- Yumurta sarısı:
- Kanatlı hayvan yumurtalarının orta yerinde bulunan ve asıl hücrenin kendisi olan sarı bölümü.
- Bu renkte olan.
- Yumurtayı çalkamak: (Kuluçka) Üstüne oturduğu yumurtayı çevirmek.
İlgili deyimler ve anlamları
İçinde "yumurta" kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:
- Yumurta kapıya dayanmak (gelmek): Zaman daralıp iş sıkışık bir durum almak.
- (Arkasında, sırtında) Yumurta küfesi yok ya!: (deyiminin anlamı) Kendisine bir zarar getirmeyeceğini bildiği için, doğru sayılmayan bir davranışta bulunmaktan çekinmez: Sırtında yumurta küfesi yok ya, inkar eder.
- Yumurtadan daha dün çıkmış: Ukalalık etmeye kalkan toy kişi.
- Yumurtaya kulp takmak: Her şeye bahane bulmak, akla gelmeyecek eleştirilerde bulunmak.
İlgili atasözleri ve anlamları
İçinde "yumurta" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
- Yumurtada kıl bitmez: Kısır ortamdan verim beklenmez.
- Yumurtadan çıkan yine yumurta çıkarır: (atasözünün anlamı) Her canlı soyuna çeker; soyunun özelliklerini taşır.
Soru/Yorum Gönder