![]() |
Alacak |
- Bir hesap, alışveriş ya da iş gereğince henüz alınmamış olan para: Birinden alacağım vardı, bu ay onu aldım (M. Ş. Esendal). O paralansın ki bizde alacaklarımızı alalım! (O. Kemal)
- Alınması gereken şey: Pazardan alacaklarını şöyle bir düşündü. (A. K. Tecer)
- Yaba.
İlgili birleşik kelime ve fiiller
- Alacak hanesi: (ticaret) Bir hesap defterinin alacaklara ayrılan sayfası, bölümü.
- Alacak verecek: Alışveriş bağlantısı, ilişiği: Bir alacak verecek meselesinden bahsediyorlar. (M. Ş. Esendal)
- Alacağı olmak: Birinden alınacak parası ya da malı olmak.
- Alacağım olsun:
- "Sonra alırım" anlamında, bir alışverişle ilgili alacağı ertelemek için söylenir: Yalnız arada bir senetlerimi ödeyemediğimde: "Sıkıntıya girme be Serdengeçti Yaşar, önümüzdeki ay ödersin, senin gibi milliyetçi adamda alacağımız olsun." derlerdi. (M. Türkkan)
- (mecazi) İkram edilen bir şeyi (yemek, içecek vb.) herhangi bir nedenle o anda kabul edemeyen kimsece, "başka bir zaman kabul ederim" anlamında kullanılır: "Bir sonrakinde uzunca bir sohbet edelim; kahve de alacağım olsun senden" dedi gülümseyerek. (B. Yazal)
- Alacağım var, vereceğim yok: Herhangi bir alışveriş ya da dostluk ilişkisinde maddi ve manevi borçlu olmayanca söylenir.
- Alacağın olsun:
- "Sonra alırsın" anlamında, o anda verilemeyen bir alışveriş alacağını ertelemek için borçlunun söylediği söz: "Alacağın olsun bakkal amca"
- Yapılan bir şeyin hoşça kabul edilmediğini anlatan bir sitem sözü: -Alacağın olsun Mustafa bizi fena faka bastırdın, dedi Turgut (H. Karahisar). "Bizi unuttun ama ablan unutmadı, alacağın olsun Ece." diye kırgın bir sesle çıkışırken... (M. Aklanoğlu)
- Alacağına saymak: Eline geçen ya da geçecek para, mal ya da değerli bir şeyi, alacak hanesine geçirmek, bir şeyi borca karşı saymak.
- Alacağını almak:
- Hakkı olan para ya da malı almak.
- Hak ettiği gibi azarlanmak, paylanmak.
İlgili deyimler ve anlamları
İçinde "alacak" kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:
- Alacağı olsun!: "Günün birinde öcümü alırım, acısını çıkartırım, bu yaptığı yanına kar kalmaz" anlamında göz korkutma sözü: Ama pek de gülünecek yanı yoktu işin, Paşa'ya büyük geçmiş olsun ve de "düşman"ın alacağı olsun (F. Erdinç). Ama alacağı olsun, ödetirim bunu ona ben... (İlgili cümle kaynağı: E. Zola)
- Alacağına şahin vereceğine karga: (deyiminin anlamı) Alacağını koparıp alan, borcunu savsaklayan kimse.
İlgili atasözleri ve anlamları
İçinde "alacak" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
- Alacağını alamayan borcunu ödeyemez:
- İnsanın hesabını bilmesini gerektiğini anlatır.
- "Alacağımı ver ki, bende benden alacaklılara borcumu ödeyebileyim" anlamında kendisine borcu olanlara söylenir.
- Alacağım olsun da alakargada (kara çalıda) olsun: Borçluyla uğraşmak durumunda kalınsa bile alacaklı olmak, borçlu olmaktan yeğdir.
- Alacakla verecek (borç) ödenmez: (atasözünün anlamı) Alacağına güvenerek borçlanmak, borca girerken alacağı göstermek, güvenceli bir davranış olmaz.
Soru/Yorum Gönder